*** Òâîåé Ëóíû çåëåíûå öâåòû… Ìîåé Ëóíû áåñïå÷íûå ðóëàäû, Êàê ñâåòëÿ÷êè ãîðÿò èç òåìíîòû,  ëèñòàõ âèøíåâûõ ñóìðà÷íîãî ñàäà. Òâîåé Ëóíû ïå÷àëüíûé êàðàâàí, Áðåäóùèé â äàëü, òðîïîþ íåâåçåíüÿ. Ìîåé Ëóíû áåçäîííûé îêåàí, È Áðèãàíòèíà – âåðà è ñïàñåíüå. Òâîåé Ëóíû – ïå÷àëüíîå «Ïðîñòè» Ìîåé Ëóíû - äîâåð÷èâîå «Çäðàâñòâóé!» È íàøè ïàðàëëåëüíûå ïóòè… È Ç

Onurun Bedeli

Onurun Bedeli Morgan Rice Krallar ve B?y?c?ler #3 Morgan Rice’?n ?nceki romanlar?n?n hayranlar? ve Christopher Paolini’nin The Inheritance Cycle dizisi gibi i?lerin hayranlar?n? memnun edecek macera dolu bir fantezi… Gen? Yeti?kin Edebiyat?n?n hayranlar? Rice’?n bu son kitab?n? ?ok sevecek ve daha fazlas? i?in yalvaracakt?r. The Wanderer, A Literary Journal (Ejderhalar?n Y?kseli?i ile ilgili olarak) 1 Numaral? ?ok Satan dizi! ONURUN BEDEL? Morgan Rice’?n ?ok satan destans? KRALLAR VE B?Y?C?LER (EJDERHALARIN Y?KSEL??? ile ba?layan, ?cretsiz indirilebilir) dizisinin 3. kitab?! ONURUN BEDEL?’nde Kyra nihayet gizemli day?s?yla tan???yor ve onun bekledi?i adam olmad???n? ??renerek ?oke oluyor. Onun dayan?kl?l???n? zorlayan bir dizi e?itime at?l?yor ve g?c?n?n s?n?rlar?yla kar??la?t???nda h?srana u?ruyor. Ejderhas?n? ?a??ramayan, i?inin derinliklerini ara?t?ramayan ve babas?n?n sava??na yard?m etmek i?in acele eden Kyra, her zaman olaca??n? d???nd??? sava??? olup olamayaca??ndan ??phe etmeye ba?l?yor. Orman?n derinliklerinde, kendisinden ?ok daha g??l?, gizemli bir o?lanla kar??la?t???nda, kendi gelece?inde onu ger?ekten nelerin bekledi?ini merak etmeye ba?l?yor. Duncan Kos’un tepelerinden yeni ordusuyla a?a?? inmek zorunda, say?ca ?ok geride olsa da ba?kente do?ru riskli bir i?gale giri?iyor. E?er kazan?rsa, o kadim duvarlar?n ard?nda, eski kral ve her biri kendi g?ndemleri olan ve hepsi de kucaklarken bir anda ihanet edebilecek soylular ve aristokratlar?n kendisini bekliyor olaca??n? bilmektedir. Escalon’u birle?tirmek, belki de ger?ekten onu ?zg?rle?tirmekten daha zor olacakt?r. Ur’da bulunan Alec, yakla?an Pandesia istilas?na kar?? ?ehri savunma ?anslar? olabilecekse, direni?e yard?m etmek i?in e?siz yeteneklerini demirci oca??nda sergilemek zorundad?r. Tan?d??? en g??l? k?z olan Dierdre ile kar??la?t???nda ona hayran kalacakt?r. Pandesia’ya kar?? direni? g?sterme f?rsat? eline ge?en Dierdre d??manla cesurca y?zle?irken, bu kez babas?n?n ve adamlar?n?n arkas?nda olup olmayaca??n? merak etmektedir. Merk nihayet kuleye girer ve ke?fettikleri donakalmas?na sebep olur. Kulenin garip kanun ve kurallar?na al??maya ?al???rken, di?er G?zc?lerle tan???r, bunlar hayat?nda tan?d??? en zorlu sava???lard?r ve Merk bu kulede sayg? kazanman?n hi? de kolay olmad???n? ??renir. Yakla?an istilaya kar?? herkesin kuleyi haz?rlamas? gerekmektedir; fakat gizli ge?itler i?lerinde gezinen ihanetten onlar? koruyamayabilecektir. Vesuvius Trol ?rk?na k?r?lgan durumdaki Escalon’da ?nderlik edip, ?lkeyi yak?p y?karken, o?lunun ba??na gelenler y?z?nden ?fkeden deliren Theos da ?lkeyi yak?p y?kmakla me?guld?r ve t?m Escalon alev alana kadar durmayacakt?r. G??l? atmosferi ve komplike karakterleriyle ONURUN BEDEL?, ??valyeler ve sava???lar, krallar ve lortlar, onur ve mertlik, b?y?, kader, canavarlar ve ejderhalar?n s?r?kleyici bir efsanesi. Bu bir a?k ve k?r?k kalpler, aldatma, ihtiras ve ihanet hik?yesi. Bizi, sonsuza kadar bizimle ya?ayacak bir d?nyaya davet eden, her ya?tan ve her cinsiyetten okuyucular? tatmin edebilecek, ?st kalite bir fantezi. KRALLAR VE B?Y?C?LER dizisinin 4. kitab? yak?nda yay?nlanacak. Felsefe Y?z??? dizisinden sonra ya?amak i?in bir neden kalmad???n? d???n?yorsan?z yan?l?yorsunuz. Morgan Rice bir ba?ka harika fantezi dizisinin s?z?n? veriyor ve bizi troller, ejderhalar, yi?itlik, onur, cesaret, sihir ve kaderimize inanc?n bir fantezisine dald?r?yor. Morgan bir kez daha her sayfada onlar i?in tezah?rat yapmam?z? sa?layan g??l? bir karakter seti olu?turmay? ba?arm??… ?yi yaz?lm?? fantastik edebiyat seven herkesin k?t?phanesinde bulunmas?n? tavsiye ederiz. Books and Movie Reviews, Roberto Mattos (Ejderhalar?n Y?kseli?i ile ilgili olarak) [Roman] daha ba?lang?c?ndan ba?ar?l?… ?st?n bir fantezi… Olmas? gerekti?i gibi, bir protagonist ile ba?l?yor ve d?zg?n bir ?ekilde ??valyeler, ejderhalar, sihir ve canavarlar ve kaderin geni? ?emberine do?ru ilerliyor… ?st d?zey bir fantezi edebiyat?n t?m yakalay?c? unsurlar? bu kitapta mevcut, askerler ve sava?lardan kendiyle y?zle?meye kadar… G??l?, inan?l?r gen? bir protagonist ile ilerleyen destans? fantezi edebiyat sevenler i?in tavsiye edilecek bir kitap. Midwest Book Review, D. Donovan, eKitap Ele?tirmeni (Ejderhalar?n Y?kseli?i ile ilgili olarak) S?r?kleyici hik?yesi olan bir roman ve bir hafta sonunda okunabilir… ?yi bir ?eyler vaat eden bir diziye iyi bir ba?lang??. San Francisco Book Review (Ejderhalar?n Y?kseli?i ile ilgili olarak) Morgan Rice Onurun Bedeli (Krallar ve B?y?c?ler—3. Kitap) Morgan Rice Hakk?nda Morgan Rice, USA Today’in 1 numaral? ?ok satan destans? on yedi Kitapl?k FELSEFE Y?Z???; on bir Kitapl?k (ve hala devam eden) gen? yeti?kin serisi 1 numaral? ?ok satan VAMP?R G?NL?KLER?; 2 Kitaptan olu?an (ve devam eden) k?yamet sonras? gerilim, 1 numaral? ?ok satan K?LET?CCARLARI ??LEMES?; ve yeni destans? fantezi serisi KRALLAR VE B?Y?C?LER Kitaplar?n?n 1 numaral? ?ok satan yazar?d?r. Morgan’?n Kitaplar? hem bas?l? hem de sesli olarak bulunabilir ve ?eviriler 25 dilde mevcuttur. Morgan sizi dinlemeyi ?ok seviyor, dolay?s?yla l?tfen www.morganricebooks.com (http://www.morganricebooks.com/) adresini ziyaret edip eposta listesine eklenin, ?cretsiz bir Kitap kazan?n, ?cretsiz hediyeler al?n, ?cretsiz uygulamalar? indirin, Facebook ve Twitter ile ba?lan?n ve irtibatta kal?n! Morgan Rice ??in Yaz?lan ?vg?lerden Baz?lar? “FELSEFE Y?Z??? dizisinden sonra ya?amak i?in bir neden kalmad???n? d???n?yorsan?z yan?l?yorsunuz. EJDERHALARIN Y?KSEL???’nde Morgan Rice bir ba?ka harika fantezi dizisinin s?z?n? veriyor, bizi troller, ejderhalar, yi?itlik, onur, cesaret, sihir ve kaderimize inanc?n bir fantezisine dald?r?yor. Morgan bir kez daha her sayfada onlar i?in tezah?rat yapmam?z? sa?layan g??l? bir karakter seti olu?turmay? ba?arm??… ?yi yaz?lm?? fantastik edebiyat seven herkesin k?t?phanesinde bulunmas?n? tavsiye ederiz..”     --Books and Movie Reviews     Roberto Mattos “EJDERHALARIN Y?KSEL??? daha ba?lang?c?ndan ba?ar?l?… ?st?n bir fantezi… Olmas? gerekti?i gibi, bir protagonist ile ba?l?yor ve d?zg?n bir ?ekilde ??valyeler, ejderhalar, sihir ve canavarlar ve kaderin geni? ?emberine do?ru ilerliyor… ?st d?zey bir fantezi edebiyat?n t?m yakalay?c? unsurlar? bu kitapta mevcut, askerler ve sava?lardan kendiyle y?zle?meye kadar… G??l?, inan?l?r gen? bir protagonist ile ilerleyen destans? fantezi edebiyat sevenler i?in tavsiye edilecek bir kitap.”     --Midwest Book Review     D. Donovan, eKitap Ele?tirmeni “Morgan Rice’?n ?nceki romanlar?n?n hayranlar? ve Christopher Paolini’nin THE INHERITANCE CYCLE dizisi gibi i?lerin hayranlar?n? memnun edecek macera dolu bir fantezi… Gen? Yeti?kin Edebiyat?n?n hayranlar? Rice’?n bu son kitab?n? ?ok sevecek ve daha fazlas? i?in yalvaracakt?r.”     --The Wanderer,A Literary Journal (Ejderhalar?n Y?kseli?i ile ilgili olarak) “Hik?yesinde gizem ve entrika elementleri bulunduran esprili bir fantezi. Kahramanlar?n G?revi cesur olmak ve b?y?me, geli?me ve m?kemmelli?e g?t?ren hayat ama?lar?yla ilgili… Dolgun fantezi maceralar?, bir ba? kahraman, ara?lar ve hayalperest bir ?ocuk olan Thor’un olanaks?z durumlarla kar??la??p gen? bir yeti?kin haline geli?ine ?ok iyi ?ekilde odaklanan bir dizi hareketli kar??la?malar sa?layan bir macera arayanlar i?in ideal… Destans? bir gen? yeti?kin dizisinin neler sunabilece?inin sadece bir ba?lang?c?.”     --Midwest Book Review (D. Donovan,eKitap Ele?tirmeni) “FELSEFE Y?Z??? ani bir ba?ar? i?in her ?eye sahip: entrika, kar?? entrika, gizem, yi?it ??valyeler, k?r?k kalpler ile dolu ?i?ekli a?klar, aldatma ve ihanet. Sizi saatlerce e?lendirecek ve her ya?taki okuyucuyu memnun edecek. T?m fantezi okurlar?n?n k?t?phanesinde bulunmas?n? tavsiye etti?imiz bir Kitap.”     --Books and Movie Reviews, Roberto Mattos “Destans? fantezi Felsefe Y?z??? serisinin (?u anda 14 Kitaptan olu?uyor) heyecan dolu bu ilk kitab?nda Rice, okurlar?n? 14 ya??ndaki, hayali, krala hizmet eden elit ??valye birli?i G?m?? Lejyon’a kat?lmak olan Thorgrin “Thor” McLeod ile tan??t?r?yor. Rice’?n yaz?n? sa?lam ve olduk?a merak uyand?r?c?.”     --Publishers Weekly Morgan Rice Kitaplar? KRALLAR VE B?Y?C?LER EJDERHALARIN Y?KSEL??? (1. Kitap) CESURUN Y?KSEL??? (2. Kitap) FELSEFE Y?Z??? KAHRAMANLARIN G?REV? (1. Kitap) KRALLARIN Y?R?Y??? (2. Kitap) EJDERHALARIN KADER? (3. Kitap) GURUR A?LAYI?I (4. Kitap) ?EREF YEM?N? (5. Kitap) KAHRAMANLIK SALDIRISI (6. Kitap) KILI? AY?N? (7. Kitap) S?LAHLARIN TESL?M? (8. Kitap) B?Y?L? G?KY?Z? (9. Kitap) KALKAN DEN?Z? (10. Kitap) ?EL???N H?K?MDARLI?I (11. Kitap) ATE? ?LKES? (12. Kitap) KRAL??ELER?N Y?NET?M? (13. Kitap) KARDE?LER?N YEM?N? (14. Kitap) ?L?LER?N D??? (15. Kitap) ?OVALYELER?N MIZRAK D?V??? (16. Kitap) SAVA?IN ARMA?ANI (17. Kitap) K?LET?CCARLARI ??LEMES? ARENA 1: K?LET?CCARLARI (1. Kitap) ARENA 2 (2. Kitap) VAMP?R G?NL?KLER? D?N???M (1. Kitap) SEV?LM?? (2. Kitap) ALDATILMI? (3. Kitap) YAZGI (4. Kitap) ARZULANMI? (5. Kitap) N??ANLI (6. Kitap) YEM?NL? (7. Kitap) BULUNMU? (8. Kitap) CANLANDIRILMI? (9. Kitap) G?M?LM?? (10. Kitap) KADER (11. Kitap) KRALLAR VE B?Y?C?LER? Sesli Kitap olarak dinleyin! ?cretsiz Kitap ister misiniz? Morgan Rice’?n eposta listesine kaydolun ve 4 ?cretsiz Kitap, 2 ?cretsiz harita, 1 ?cretsiz uygulama ve size ?zel hediyeleri al?n! Kaydolmak i?in siteyi ziyaret edin: www.morganricebooks.com Morgan Rice © 2015 T?m haklar? sakl?d?r. Bu yay?n?n herhangi bir b?l?m?, 1976 ABD Telif Haklar? Kanunu ile izin verilenin d???nda, yazar?n ?nceden izni olmaks?z?n, hi?bir formatta ve hi?bir ama?la ?o?alt?lamaz, da??t?lamaz veya yay?lamaz veya bir veri taban? veya bilgi kurtarma sisteminde saklanamaz. Bu eKitap sadece sizin kullan?m?n?z i?in lisanslanm??t?r. Bu eKitap ba?kalar?na tekrar sat?lamaz veya verilemez. E?er bu kitab? payla?mak istiyorsan?z l?tfen her birey i?in birer ek kopya sat?n al?n. E?er bu kitab? okuyorsan?z fakat sat?n almad?ysan?z veya sadece sizin kullan?m?n?z i?in sat?n al?nmad?ysa l?tfen sat?n alan ki?iye iade edin ve kendinize bir kopya sat?n al?n. Yazar?n eme?ine sayg? g?sterdi?iniz i?in te?ekk?r ederiz. Bu Kitap kurgusal bir eserdir. ?simler, karakterler, i?letmeler, kurulu?lar, mek?nlar, olaylar ve durumlar yazar?n hayal ?r?n?n?n eserleridir ve kurgusal ama?la kullan?lm??t?r. Ger?ek hayattaki ?l? veya ya?ayan herhangi biri ile benzerlik tamamen tesad?fidir. Telif haklar? breakermaximus’a ait Jacket adl? eser, Shutterstock.com lisans? ile kullan?lm??t?r. “Onurumu kaybedersem, benli?imi de kaybetmi? olurum.”     --William Shakespeare     Antony ve Cleopatra B?L?M B?R Theos art?k daha fazla i?inde tutamad??? bir ?fkeyle k?rsala do?ru dal??a ge?ti. Art?k hedefinin kim oldu?unu ?nemsemiyordu. Yumurtas?n?n kaybolmu? olu?unu t?m insan ?rk?na, t?m Escalon'a ?detebilirdi. Arad??? ?eyi bulana kadar t?m d?nyay? yok edebilirdi. Theos bu ironiyle par?alanm??t?. Yumurtas?n? saklamak, do?acak o?lunun Ejderhalar?n Efendisi olaca?? y?n?ndeki kehanet nedeniyle kendini tehdit alt?nda hisseden di?er ejderhalar?n gazab?ndan korumak i?in anayurdundan ka?m??t?. Hepsi de onun yumurtas?n? yok etmek arzusundayd? ve Theos buna asla izin veremezdi. Ejderha karde?leriyle sava?m??, ?l?mc?l yaralar alm??, engin denizlerin ?zerinden, yaral? bir ?ekilde bu insanlar?n adas?na gelinceye kadar u?mu?tu. Di?er ejderhalar asla oraya bakmak i?in gelmezlerdi; buras? yumurtas? i?in g?venli bir limand?. Fakat Theos buraya konup yumurtas?n? uzak orman zemininde b?rakt???nda onu savunmas?z da b?rakm?? olmu?tu. Bunun bedelini k?t? ?ekilde ?demi?, Pandesia askerleri taraf?ndan yaralanm?? ve tela? i?inde u?arken yumurtas?n? g?zden kaybetmi?ti. Hayat?, bir insan, Kyra taraf?ndan kurtulmu?tu. O ?etrefilli gecede, kar f?rt?nas? ve sert r?zg?r?n i?inde, ne kadar daireler ?izerek u?sa, ayn? yerlerden tekrar tekrar ge?mesine ra?men karlara g?m?len yumurtas?n? bulamam??t?. Bu, kendisinden nefret etmesine neden olan bir hatayd?, t?m insanl??? sorumlu tuttu?u, asla ve asla affetmeyece?i bir hatayd?. Theos ?ok daha h?zla dal??a ge?ti, ?enesini a?t? ve ?fke i?inde k?kredi; bu, ?n?ndeki t?m a?a?lar? titreten bir k?kremeydi. Kendisinin bile geri ?ekilmesine sebep olacak bir s?cakl?kta ate? p?sk?rtt?. ?ylesine g??l? bir alev dalgas?yd? ki, t?m bir ?ehri yok edebilirdi. Alevler, ?n?ne ??kma ?anss?zl??? ya?ayan k???k bir k?y?n ?zerine ya?d?. A?a??da, y?zlerce insan, onlar? bekleyen ?l?mden habersiz bir ?ekilde ?iftliklerde ve ba?larda yay?lm?? durumdayd?. Alevler ?zerlerine gelirken, insanlar g?ky?z?ne bakt? ve y?zlerinde bir deh?et ifadesiyle donakald?lar; fakat art?k ?ok ge?ti. ?nsanlar ???l?klar atarak can havliyle ka???salar da alev bulutu onlar? yakalad?. Alevler erkek, kad?n, ?ocuk, k?yl?, sava??? demeden, can havliyle ka?anlar? veya oldu?u yerde donakalm?? olanlar? ay?rm?yordu. Theos devasa kanatlar?n? ??rparken, insanlar?, evlerini, silahlar?n?, hayvanlar?n? ve sahip olduklar? her ?eyi ate?e verdi. Herkes, her bir insan bedel ?deyecekti. Nihayet Theos tekrar y?kseldi?inde geriye hi?bir ?ey kalmam??t?. Bir zamanlar k?y?n oldu?u yerde ?imdi b?y?k bir yang?n, k?y? k?sa s?re sonra k?le d?n??t?recek ate?ler vard?. Gayet uygun, diye d???nd? Theos kendi kendine, insanlar k?lden geldiler, k?le d?n?yorlar. Theos yava?lamad?. Yere yak?n bir ?ekilde u?maya devam etti. A?a?lar? par?alay?p, dallar? tek bir pen?e darbesiyle k?rarak ve yapraklar? lime lime ederek ilerlerken k?kr?yordu. A?a?lar?n ?zerinden kendine yol a?arak u?arken, hala ate? p?sk?rt?yordu. ?lerledik?e ard?nda b?y?k, ate?ten b?y?k bir iz b?rak?yordu, Escalon’un onu sonsuza kadar hat?rlamas?n? sa?layacak bir ate? yolu… Dikenli Orman?n b?y?k bir b?l?m?n? ate?e verdi. Oradaki a?a?lar?n yeniden b?y?yebilmesinin binlerce y?l s?rece?ini biliyordu, ?lkeye bir yara a?t???n? biliyordu ve bu d???nceler onda bir tatmin duygusu olu?turuyordu. Ate? p?sk?rtmeyi s?rd?r?rken, bir anda bu ate?lerin kendi yumurtas?na da ula?abilece?ini ve ona zarar verebilece?ini fark etti. Fakat ?fke ve h?sranla o kadar doluydu ki, kendine engel olam?yordu. O u?arken, alt?ndaki arazi de yava? yava? de?i?iyordu. Ormanlar ve vadilerin yerini ta? binalar ald? ve Theos a?a?? bir g?z att???nda, mavi sar? z?rhl? binlerce askerle dolu, geni? bir garnizonun ?zerinden ge?mekte oldu?unu g?rd?. Pandesial?lar! Askerler panik ve merak i?inde g?ky?z?n? tar?yorlard?, z?rhlar? par?ld?yordu. Baz?lar?, zeki olanlar, ka?maya ba?lad?; cesur olanlar ise yerlerini koruyup, o yakla??rken m?zrak ve s?ng? f?rlatt?. Theos ate? p?sk?rtt? ve at?lan t?m silahlar? havada yak?p k?ller halinde geri g?nderdi. P?sk?rtt??? ate? yoluna devam etti; ka???maya ba?lam?? askerlere ula?t? ve onlar? parlak z?rhlar? i?inde tuza?a d???r?p canl? canl? yakt?. Theos, t?m o parlak metallerin k?sa s?re sonra paslanan kabuklara d?nece?ini biliyordu, oraya yapt??? ziyaretin bir hat?ras?… Her bir asker alev al?ncaya kadar durmad? ve garnizonu dev bir alev kazan? haline getirdi. Theos kuzeye do?ru u?maya devam etti; kendine engel olam?yordu. Arazi s?rekli de?i?iyordu ve Theos ilgi ?ekici bir ?ey g?rene kadar hi? yava?lamad?. A?a??da, a??r? b?y?k bir yarat?k, bir dev, yerin alt?ndaki bir t?nelden yery?z?ne ??k?yordu. Bu, Theos’un daha ?nce g?rd??? hi?bir yarat??a benzemiyordu, ?ok g??l? bir yarat?kt?. Fakat Theos hi? korkmam?? aksine ?fkelenmi?ti. Bu yarat???n yoluna ??km?? olmas?na ?fkeliydi. Yarat?k g?ky?z?ne bakt? ve Theos ona do?ru dal??a ge?erken bi?imsiz y?z? korkuyla doldu. D?n?p ??kt??? deli?e do?ru ka?maya ba?lad? fakat Theos onu o kadar kolay g?ndermeyecekti. E?er o?lunu bulamazsa herkesi, insanlar? ve insana benzeyen yarat?klar? yok edecekti. Ve Escalon’daki herkes ve her ?ey yok olana kadar durmayacakt?. B?L?M ?K? Vesuvius t?nelin i?inde durmu? ?zerine d??en g?ne? ?????na bak?yordu, Escalon g?ne?i; hayat?ndaki en tatl? duyguyu hissediyordu. Hemen ?zerindeki, g?ne? ?????n?n ?zerine d??mesini sa?layan o delik, hayal edebilece?i t?m zaferlerden daha muhte?em bir zaferi temsil ediyordu, hayat? boyunca hayal etti?i t?nel tamamlanm??t?. Di?erleri bunun yap?lamayaca??n? s?ylemi?ti fakat Vesuvius babas?n?n ve babas?n?n da babas?n?n ba?aramad???n? ba?arm??, t?m Marda ulusunun Escalon’u i?gal etmesini sa?layacak yolu a?m??t?. Hala havada u?u?an tozlar ???kta g?r?lebiliyor, devin tavanda a?t??? delikten hala moloz y???nlar? d?k?l?yordu. Vesuvius delikten d??ar? do?ru bakt?; hemen ?zerindeki deli?in kaderini temsil etti?ini biliyordu. T?m ulusu hemen ard?nda onu takip edecekti ve k?sa s?rede Escalon’un tamam? onun olacakt?. Y?z?ne geni? bir g?l?mseme yay?ld?, daha ?imdiden kendisini bekleyen tecav?z, i?kence ve y?k?m? hayal edebiliyordu. Tam bir katliam olacakt?. K?lelerden bir ulus yaratacakt? ve Marda ulusunun b?y?kl?k ve toprak geni?li?i iki kat?na ??kacakt?. “MARDA ULUSU, ?LER?!” diye ba??rd?. T?neli dolduran y?zlerce trol baltal? karg?lar?n? kald?r?p onunla birlikte harekete ge?erken b?y?k bir ba??r?? y?kseldi. Vesuvius a??kl??a, fethe do?ru, ?amur ve kayalar?n ?zerinde kayarak ve t?kezleyerek ilerlerken, t?nelin ??k???na do?ru ordusuna ?nderlik etti. Escalon’u g?rmek onun heyecanla titremesine neden oldu. Aya??n?n alt?ndaki zemin, yukar?da ???l?k atan devin yaratt??? sars?nt? nedeniyle titriyordu; belli ki yarat?k da ?zg?r kald??? i?in heyecanlanm??t?. Vesuvius devin kendini kaybetmi? bir ?fkeyle k?rsal alanda deh?et sa?arken ne kadar b?y?k bir zarar verebilece?ini hayal etti ve g?l?msemesi daha da geni?ledi. Bu, yarat?k i?in bir e?lence olacakt? ve Vesuvius ondan s?k?ld???nda onu ?ld?rebilirdi. Ayn? zamanda bu dev deh?etli sald?r?s?nda de?erli bir eleman olacakt?. Vesuvius yukar? bakt? ve g?ky?z? aniden karar?nca kafas? kar??m?? bir ?ekilde g?zlerini k?rpt?. ?zerine do?ru gelen b?y?k bir s?cakl?k dalgas? hissetti. ?zerinde do?ru gelen ve aniden araziyi kaplayan bir ate? duvar? g?rmek onu afallatm??t?. Korkun? bir s?cak dalgas? ?zerine do?ru gelip y?z?n? yakarken neler oldu?unu anlayam?yordu. Hemen arkas?ndan devin k?kremesi ve ac? i?indeki ???l??? duyuldu. B?y?k bir pat?rt? kopartan devin bir ?ey taraf?ndan yaralanm?? oldu?u a??kt? ve Vesuvius yukar? bak?p devin a??klayamad??? bir ?ekilde onlara do?ru geldi?ini g?r?nce deh?ete kap?ld?. Devin y?z?n?n yar?s? yanm??t?. T?nele do?ru, yerin alt?na ve do?rudan Vesuvius’a do?ru ata?a ge?mi?ti. Vesuvius olanlar? izliyor fakat ?n?nde ger?ekle?mekte olan k?busa bir anlam veremiyordu. Neden dev geri d?nm??t?? Bu s?cakl???n kayna?? neydi? Devin y?z?n? ne yakm??t?? Derken Vesuvius bir kanat ??rpma sesi ve devinkinden ve hatta o g?ne kadar duydu?u t?m ???l?klardan daha korkun? bir ???l?k duydu. Yukar?da u?makta olan ?eyin ne oldu?unu anlad???nda ?rperdi?ini hissetti; yukar?daki ?ey devden ?ok daha deh?et verici bir ?eydi. Bu Vesuvius’un hayat? boyunca kar??la?mayaca??n? d???nd??? bir ?eydi; bir ejderha… Vesuvius oldu?u yerde durdu, hayat? boyunca ilk kez korkudan donakalm??t?. Arkas?ndaki trol ordusu da donakalm??t?. Hepsi orada kapana k?s?lm??t?. ?n g?r?lemeyen bir ?ey ger?ekle?mi?ti ve dev kendisinden daha b?y?k bir ?eyden korku i?inde ka??yordu. Yanm??, ac? i?inde ve paniklemi? olan dev a?a?? do?ru gelirken kocaman yumruklar?n? savurdu, korkun? pen?eleriyle rasgele vurdu ve Vesuvius etraf?ndaki trollerinin ezili?ini deh?et i?inde izledi. Devin yoluna her ne ??karsa ayaklar? alt?nda ezildi, pen?eleriyle par?aland? ve yumruklar?yla d?md?z edildi. Ve sonra, devin yolundan ?ekilmeye f?rsat bulamadan Vesuvius kaburgalar?n?n k?r?ld???n? hissetti. Dev ona sert bir ?ekilde vurmu? ve havaya f?rlatm??t?. Vesuvius d?ne d?ne havada u?tu?unu hissetti; t?m d?nyas? d?n?yordu ve hat?rlad??? son ?ey ta? duvara yap??t???nda ba??n? kayaya vurmas? ve korkun? bir ac?n?n t?m bedenine yay?lmas?yd?. Duvardan yere do?ru s?z?l?rken bilincini kaybetmek ?zereydi ve g?rd??? son ?ey devin her ?eyi yok etti?i, t?m hayat? boyunca ?al??t??? t?m planlar?n? mahvetti?iydi. Vesuvius orada, yerin derinliklerinde; neredeyse ula?m?? oldu?u hayalinden birka? ad?m ?tede ?lece?ini fark etti. B?L?M ?? Duncan ipten a?a?? kayarken yan?ndan ge?ip giden hava ak?m?n? hissetti. Kos’un g?rkemli tepesinden a?a?? inerken, can havliyle tutunuyor, hayal edebilece?inden ?ok daha h?zl? kay?yordu. Etraf?ndaki adamlar?, Anvin, Arthfael, Seavig, Kavos, Bramthos ve daha binlercesi de iplerden a?a?? kay?yordu. Duncan’?n, Seavig’in ve Kavos’un adamlar? birbirine kar??m??, tek bir ordu haline gelmi?ti ve buzun ?zerinde s?ralar halinde kay?yordu. Disiplinli ordu birbirlerinin ?zerinden s??rayarak ilerliyor, zemine varmadan ?nce fark edilmemeyi umuyordu. Duncan ayaklar?n?n buza temas etti?ini hissetti?inde kendini hemen tekrar itti, a?a?? do?ru hareket etti. Ellerinin par?alanmas?n? sadece Kavos’un ona verdi?i kal?n eldivenler engelliyordu. Duncan, neredeyse serbest d??me halinde olan ordusunun ne kadar h?zl? hareket edebildi?ine hayranl?kla bakt?. Kos’un tepesindeyken Kavos’un bu b?y?kl?kte bir orduyu nas?l h?zla ve hi? adam kaybetmeden a?a?? indirmeyi planlad???na dair en ufak bir fikri yoktu; ellerinde, onlar? bu kadar problemsiz bir ?ekilde a?a?? indirmeye yetecek kadar ?ok ip ve buz baltas? oldu?unu bilmiyordu. Bu adamlar buzda ya?amak ?zere do?mu? adamlard? ve bu y?ld?r?m h?z?ndaki ini? onlar i?in s?radan bir da? y?r?y??? gibiydi. Nihayet neden kapana k?s?lan?n neden yukar?da ya?ayan Koslular de?il de a?a??daki Pandesial?lar oldu?unu s?ylediklerini anlam??t?. Kavos iki aya??n? birden da?dan ??k?nt? yapan geni? bir platoya basarak ani bir ?ekilde durdu. Hemen yan?nda Duncan da durdu ve ini? yolunun ortas?nda t?m adamlar bir anl???na orada duraklad?lar. Kavos platonun ucuna ilerlerken Duncan da ona e?lik etti. A?a?? e?ilip altlar?nda sal?nan iplere bakt?; ipler batan g?ne?in son ???klar? alt?nda, uzakta, sislerin i?inde sallan?yordu. Duncan a?a??da, da??n taban?nda yay?lan ta? Pandesia garnizonunu ve i?indeki binlerce askeri g?rebiliyordu. Duncan d?n?p Kavos’a bakt?. Kavos da g?zlerinde bir zevk par?lt?s?yla kendisine bak?yordu. Duncan daha ?nce hayat?nda birka? kez g?rd??? bu par?lt?y? hemen tan?d?; bu, sava?a girmek ?zere olan ger?ek bir sava???n?n ya?ad??? a??r? mutluluk halinin par?lt?s?yd?. ?tiraf etmeliydi ki, ayn? ?eyi Duncan da hissediyordu, damarlar? kar?ncalan?yor, karn? geriliyordu. A?a??daki Pandesial?lar?n g?r?nt?s? hemen yan? ba??ndaki adam gibi onda da bir ?arp??ma heyecan? yaratm??t?. “?stedi?in ba?ka herhangi bir yere inebilirdin” dedi zemini inceleyen Duncan. “B?y?k bir b?l?m bo?. Bir y?zle?meden ka??nabilir ve do?rudan ba?kente gidebilirdik. Fakat sen Pandesial?lar?n en g??l? oldu?u noktay? se?tin.” Kavos geni??e g?l?msedi. “Aynen ?yle” diye yan?tlad?. “Kos’un erkekleri y?zle?meden ka??nmaz; biz onun pe?inden gideriz.” Daha da geni? bir ?ekilde s?r?tt?. “Ayr?ca” diye ekledi “?imdiden girece?imiz bir ?arp??ma bizi ba?kente gitmeden ?nce ?s?tacakt?r. Ve bundan sonra Pandesial?lar?n da??m?z?n ?evresini sarmaya karar vermeden ?nce iki kez d???nmelerini sa?lamak istiyorum.” Kavos d?n?p komutan? Bramthos’a ba??yla i?aret verdi. Bramthos adamlar?n? toplad? ve hepsi birden yamac?n ucunda duran devasa buz k?tlesine h?cum etti. Hepsi ayn? anda, tek v?cut halinde omuzlar?n? dev buz k?tlesine yaslad?. Duncan adamlar?n ne yapmaya ?al??t???n? anlad? ve adamlar?n? toplayan Anvin ve Arthfael’e ba??yla i?aret etti. Seavig ve adamlar? da di?erlerine kat?ld? ve hepsi tek v?cut halinde itmeye ba?lad?. Duncan ayaklar?n? buza g?md? ve itti. K?tlenin a??rl??? alt?nda zorlan?yor, ayaklar? kay?yor, t?m g?c?yle itiyordu. “Bir kar??lama hediyesi mi?” diye sordu Kavos’un yan?nda homurdanan Duncan g?l?mseyerek. Kavos g?l?msedi. “Yaln?zca, geli?imizin ufak bir habercisi.” K?sa bir s?re sonra Duncan buzda bir ?at?rt? duydu, ?ne e?ilip buz k?tlesinin yamac?n?n ucundan a?a?? yuvarlan???n? hayranl?kla izledi. Di?erleriyle birlikte h?zla geri ?ekildi ve buz k?tlesinin, buzdan duvarda seke seke, git gide h?z kazanarak a?a?? yuvarlan???n? izledi. Neredeyse dokuz metre ?ap?ndaki dev k?tle do?rudan a?a?? d??t? ve a?a??daki Pandesia kalesinin ?zerine bir ?l?m mele?i gibi ??kt?. Duncan az sonra ger?ekle?ecek patlama i?in kendini haz?rlad?, a?a??daki askerler her ?eyden habersiz, ?ylece duran birer hedefti. Buz k?tlesi ta? garnizonun tam merkezine indi. ?arpman?n sesi Duncan’?n hayat?nda duydu?u hemen her ?eyden kuvvetliydi. Sanki Escalon’a bir g?kta?? ?arpm?? gibiydi. ?arpman?n sesi o kadar kuvvetli yank?lan?yordu ki Duncan kulaklar?n? kapatmak zorunda kalm??t?. Aya??n?n alt?ndaki zemin sars?l?yor, dengesini kaybetmesine sebep oluyordu. Dev bir ta? ve buz bulutu y?kseldi. Metrelerce y?ksekti. Hava, a?a??daki adamlar?n, o kadar y?ksekten bile duyulabilen ba??r?? ve ???l?klar?yla doldu. Ta? garnizonun yar?s? ?arpman?n etkisiyle imha edilmi?ti ve buz k?tlesi, ?n?ne ??kan adamlar? ezerek, binalar? d?md?z ederek ve ard?nda b?y?k bir y?k?m ve karga?a b?rakarak yuvarlanmaya devam ediyordu. “KOS’UN ERKEKLER?!” diye ba??rd? Kavos. “Bizim da?lar?m?za yakla?maya kim cesaret edebilir?” Binlerce adam? aniden Kavos’un pe?inden ata?a ge?ip yamac?n ucundan a?a?? atlarken b?y?k bir ba?r?? y?kseldi. Adamlar iplere tutunarak, b?y?k bir h?zla a?a?? kay?yorlard?; temelde da?dan a?a?? serbest d??me yap?yorlard?. Duncan da Kavos’u takip etti ve adamlar?yla birlikte iplere tutunarak a?a?? atlad?lar. O kadar h?zl? iniyorlard? ki g??l?kle nefes alabiliyordu. Yere ?arpt??? zaman boynunu k?raca??na kesin g?z?yle bak?yordu. Saniyeler sonra, onlarca metre a?a??daki da? zeminine, bir toz ve buz bulutunun i?inde sert bir ini? yapt???n? hissetti. Yuvarlanmakta olan buz k?tlesinin g?mb?rt?s? hala yank?lan?yordu. Adamlar?n hepsi y?zlerini garnizona d?nd?. K?l??lar?n? ?ekip ileri at?l?rlarken b?y?k bir sava? ???l??? att?lar. Hepsi birden Pandesia kamp?ndaki karga?an?n ortas?na do?ru gidiyordu. ?arpman?n etkisiyle hala sersemlemi? halde olan Pandesia askerleri d?n?p ?zerlerine do?ru sald?r?a ge?mi? olan bir ordu g?r?nce ?oke oldular. B?yle bir ?eyi beklemedikleri a??k?a belli oluyordu. Sersemlemi?, haz?rl?ks?z yakalanm??, komutanlar?ndan bir?o?u buz k?tlesi taraf?ndan ezilip ?lm?? askerler, dengelerini kaybetmi?, d?zg?n d???nemiyormu? gibi g?r?n?yordu. Duncan, Kavos ve adamlar? ?zerlerine sald?rd???nda, bir k?sm? arkas?n? d?n?p ka?maya ba?lad?. Di?erleri k?l??lar?na uzand? fakat Duncan ve adamlar? ?zerlerine ?ekirge s?r?s? gibi ??kt? ve daha adamlar k?l??lar?n? ?ekmeye bile f?rsat bulamadan onlar? haklad?lar. Duncan ve adamlar? hi? teredd?t etmeden kampa sald?rd?; zaman?n ne kadar de?erli oldu?unun fark?ndalard? ve buz k?tlesinin b?rakt??? y?k?m izlerini takip ederek, sa?da solda toparlanmaya ba?layan askerleri yere serdiler. Duncan k?l?c?n? her yana savuruyor, bir adam?n g??s?ne sapl?yor, bir di?erinin y?z?ne k?l?c?n?n kabzas?yla vuruyor, ?zerine gelen bir ba?kas?na tekme at?yor ve ba??na do?ru balta savuran bir adamdan sak?nmak i?in e?ilip omzuyla adam? yere deviriyordu. Duncan duraklamad?, ?n?ne ??kan herkesi deviriyordu. Hala say?ca d??manlar?ndan az olduklar?n?n bilincindeydi ve m?mk?n oldu?unca h?zl? bir ?ekilde, ?ld?rebildi?i kadar ?ok adam? ?ld?rmesi gerekti?ini biliyordu. Hemen yan?ndaki Anvin, Arthfael ve di?er adamlar? da ona kat?lm??, birbirlerinin arkas?n? kollayarak ilerliyor, her y?nde toparlanmakta olan askerleri yere seriyordu. Metal ?ak?rt?lar? sava? alan?n? doldurmu?tu. B?y?k ?apl? bir sava?a girmi? olan Duncan adamlar?n?n enerjilerini saklamalar?n?n, bu y?zle?meden ka??n?p Andros’a ilerlemelerinin daha ak?ll?ca oldu?unu biliyordu. Fakat ayn? zamanda Kos’un adamlar?n?n onurunun bu ?arp??may? mecbur k?ld???n? da biliyordu ve onlar?n ne hissetti?ini anlayabiliyordu. En ak?ll?ca eylem her zaman insan?n akl?ndan ge?en olmayabiliyordu. Kamp?n i?inde b?y?k bir h?z ve disiplinle ilerlediler. Pandesial?lar ?ylesine da??lm??lard? ki toparlan?p organize bir ?ekilde kar? koymakta zorlan?yorlard?. Her ne zaman bir komutan ?ne ??ksa veya bir birlik olu?sa Duncan ve adamlar? onlar? ala?a?? ediyordu. Duncan ve adamlar? garnizonun i?inde f?rt?na gibi hareket ettiler. Nihayet kalenin sonuna gelip durdu?unda ancak bir saat kadar bir s?re ge?mi?ti. ?st? ba?? kan revan i?inde d?n?p her y?ne bakt? ve kalede ?ld?r?lebilecek ba?ka kimsenin kalmam?? oldu?unu fark etti. Alacakaranl?k ??kerken, nefes nefese duruyordu. Da?lara bir sis ??kmekteydi ve her yer esrarengiz bir ?ekilde sessizdi. Kaleyi ele ge?irmi?lerdi. Bunun fark?na varan adamlar bir sevin? ???l??? att?. Duncan oldu?u yerde durmu?, k?l?c?ndaki ve z?rh?ndaki kan? silip, an?n tad?n?n ??kar?rken, Anvin, Arthfael, Seavig, Kavos ve Bramthos yan?na geldi. Kavos’un kolunda kan damlayan bir yara oldu?unu fark etti. “Yaralanm??s?n” dedi yaras?n?n fark?nda de?ilmi? gibi g?r?nen Kavos’a. Kavos yaraya bakt? ve omuz silktikten sonra g?l?msedi. “Bir g?zellik izi” diye cevaplad?. Duncan sava? alan?n? g?zden ge?irdi. Alanda bir?ok ?l? vard? ve bunlar?n ?o?unlu?unu Pandesial?lar olu?turuyordu; kendi adamlar?ndan ?ok az ?len vard?. Daha sonra ba??n? kald?r?p, ?zerlerinde ihti?amla dikilen ve bulutlar?n aras?nda kaybolan, buzlu Kos tepelerine bakt? ve ne kadar y?kse?e t?rmanm?? olduklar?na ve bu y?ksekli?i ne kadar b?y?k bir h?zda indiklerine hayret etti. Yapt?klar?, y?ld?r?m h?z?nda bir sald?r?yd?, sanki g?kten ?l?m ya?m??t? ve plan i?e yaram??t?. Saatler ?nce ele ge?irilemezmi? gibi duran Pandesia garnizonu art?k ellerindeydi ve d?md?z bir harabeye d?nm??t?. ??indeki t?m adamlar ?imdi kan g?l? i?inde, alacakaranl?k g?ky?z? alt?nda, yerde yat?yordu. Manzara ger?ek?st? gibiydi. Koslu sava???lar kimseye ayr?cal?k tan?mam??, kimseye ac?mam??t? ve durdurulamaz bir g?? haline gelmi?ti. Duncan art?k onlara daha bir sayg? duyuyordu. Onlar Escalon’un ?zg?rle?tirilmesinde hayati ?nem ta??yan ortaklar? olabilirdi. Kavos da nefes nefese bir ?ekilde, cesetleri inceledi. “??te ben buna ??k?? plan? derim” dedi. Duncan onun cesetleri incelerken ve adamlar? silahlar?ndan ?l?m? s?y?r?rken s?r?tt???n? g?rebiliyordu. Duncan ba??yla onaylad?. “Ve g?zel bir ??k?? oldu” diye cevaplad?. Duncan d?n?p bat?ya, kalenin d???na, batmakta olan g?ne?e do?ru g?z gezdirdi ve g?z?ne bir hareketlilik tak?ld?. G?zlerini k?st? ve kalbini ?s?tan bir manzara g?rd?, bir ?ekilde g?rmeyi umdu?u bir manzarayd? bu. Ufukta, kendi sava? at?, s?r?n?n, y?zlerce sava? at?n?n ?n?nde gururla duruyordu. At? her zaman Duncan’?n nerede olaca??n? sezerdi ve orada, sad?k bir ?ekilde onu bekliyor olurdu. Duncan duygulanm??t?, eski dostunun, ordusunu ba?kente g?t?recek oldu?unu biliyordu. Duncan bir ?sl?k ?ald? ve at? d?n?p ona do?ru ko?maya ba?lad?. Di?er atlar da onu takip etti ve alacakaranl?k g?ky?z?n?, karl? zeminde onlara do?ru d?rtnala ko?arak gelen at s?r?s?n?n ??kartt??? g?mb?rt? doldurdu. Duncan’?n yan?nda duran Kavos hayranl?k i?inde ba??n? sallad?. “Atlar” dedi Kavos onlar?n yakla?malar?n? seyrederken, “Kendim Andros’a y?r?yerek gidebilirdim.” Duncan g?l?msedi. “Gidebilece?inden eminim dostum.” At? yak?n?na geldi?inde Duncan ?ne ??kt? ve eski dostunun sa?r?s?n? ok?ad?. Duncan at?na bindi ve onunla birlikte t?m adamlar? da atlar?na bindiler. Binlerce adamdan olu?an at s?rt?nda bir ordu… Atlar?n?n s?rt?nda, tepeden t?rna?a silahl? bir ?ekilde oturmu? alacakaranl??? tar?yorlard? ve art?k ?nlerinde ba?kente giden karl? vadilerden ba?ka hi?bir ?ey yoktu. Duncan, nihayet bir e?ikte olduklar?n? hissetti?inden i?i heyecanla dolmu?tu. Zaferi hissedebiliyor, havada zaferin kokusunu alabiliyordu. Kavos onlar? da?dan a?a?? indirmi?ti, ?imdi g?steri s?ras? kendisindeydi. Duncan k?l?c?n? ?ekerken t?m adamlar?n, t?m ordular?n g?zlerinin ?zerinde oldu?unu hissediyordu. “SAVA??ILAR!” diye ba??rd?. “Andros’a h?cum!” Herkes hep bir a??zdan b?y?k bir sava? ???l??? att? ve onunla birlikte, karl? vadilerin aras?nda, gecenin i?ine do?ru ata?a kalkt?. Hepsi de ba?kente ula??p hayatlar?ndaki en b?y?k sava?a ba?layana kadar hi?bir sebeple durmamaya haz?rd?. B?L?M D?RT Kyra s?ken ?afa?a do?ru bakt? ve tepesinde dikilen bir fig?r g?rd?. Do?an g?ne?e kar?? duran bu sil?et yaln?zca bir erke?e, day?s?na ait olabilirdi. Adam daha se?ilebilir hale geldi?inde Kyra g?zlerine inanamaz bir ?ekilde bak?yordu. Tam ?n?nde nihayet, tan??mak i?in Escalon’u boydan boya ge?ip geldi?i, ona kaderini g?sterecek ve onu e?itecek adam duruyordu. Bu adam annesinin a?abeyi ve hi? tan?mad??? annesiyle aras?ndaki tek ba?lant?yd?. Adam ???ktan ?ekilip y?z? g?r?lebilir hale gelirken Kyra’n?n kalbi beklenti i?inde h?zla at?yordu. Kyra b?y?lenmi?ti; adam ?a??rt?c? derecede kendisine benziyordu. Kyra daha ?nce kendisine bu kadar ?ok benzeyen kimseyle tan??mam??t?; hatta babas? bile umdu?u kadar ?ok kendisine benzemiyordu. Bu d?nyada her zaman bir yabanc? gibi hissetmi?, herhangi bir ger?ek soya ba?l? oldu?unu d???nmemi?ti. Fakat ?imdi bu, dimdik ve gururlu duran, geni? omuzlara sahip, t?ra?s?z, ??k?k ve keskin elmac?k kemikli y?z?n?, parlak gri g?zleri olan, parlak alt?n zincir z?rh giyen, a??k kahverengi sa?lar? ?enesine kadar inen, k?rkl? ya?lar?ndaki adam? g?r?nce, onun ?zel biri oldu?unu fark etti. Dolay?s?yla kendisi de ?zel hale geliyordu. Hayat?nda ilk defa bunu hissedebiliyordu. ?lk defa birine, ?ok g??l? bir soya, kendisinden ?ok daha b?y?k bir ?eye ba?l? oldu?unu hissediyordu. D?nyaya kar?? bir aidiyet hissediyordu. Kar??s?ndaki bu adam a??k bir ?ekilde farkl?yd?. Bir sava??? oldu?u kesindi, onurlu ve asildi; fakat bir k?l??, bir kalkan veya herhangi bir t?r silah ta??m?yordu. Sadece Kyra’y? b?y?leyen ve keyiflendiren tek bir ?eye sahipti: bir alt?n asaya. Bir asa. Bu adam tam onun gibiydi. “Kyra” dedi adam. Adam?n sesi Kyra’n?n i?inde ??nlad?, ?ok tan?d?k bir sesti, kendi sesine ?ok benzeyen bir ses… Adam?n konu?tu?unu duymak onda sadece adamla de?il ayn? zamanda onu daha da heyecanland?racak ?ekilde, annesiyle de ba?lant? kurdu?unu hissetmesine neden olmu?tu. Tam kar??s?nda annesinin erkek karde?i duruyordu. Annesinin kim oldu?unu bilen adam… Nihayet ger?e?i ??renebilecekti; art?k hayat?nda s?r kalmayacakt?. K?sa s?re i?inde hayat? boyunca merak etti?i kad?n?n kim oldu?unu ??renebilecekti. Adam elini uzatt? ve Kyra da uzan?p adam?n elini tutup aya?a kalkt?. Bacaklar?, kulenin ?n?nde gece boyunca oturdu?u i?in uyu?mu?tu. Adam?n eli kasl? ve g??l?yd?, fakat ?a??rt?c? ?ekilde de yumu?akt? ve aya?a kalkmas?na yard?m etmi?ti. Leo ve Andor adama do?ru yakla?t?; fakat al???lm?? ?ekilde h?rlamamalar? Kyra’y? ?a??rtm??t?. Onun yerine ikisi de yakla??p, sanki adam? ?ok uzun zamandan beri tan?yormu? gibi elini yalad?lar. Daha sonra Kyra’y? daha da ?a??rtacak ?ekilde, sanki adam onlara sessizce komut vermi? gibi, haz?rolda durmaya ba?lad?lar. Kyra daha ?nce hi? b?yle bir ?ey g?rmemi?ti. Bu adam nas?l g??lere sahip olabilirdi? Kyra adama amcas? olup olmad???n? sorma gere?i bile hissetmemi?ti; bunu v?cudunun her milimetresinde hissedebiliyordu. Adam g??l? ve gururluydu, Kyra’n?n sahip olaca??n? umdu?u her ?eye sahipti. Adamda ba?ka bir ?ey daha vard?; Kyra’n?n tam olarak kavrayamad??? bir ?ey… Adamdan mistik bir enerji yay?l?yordu; bir s?k?net auras? vard? fakat ayn? zamanda g??l?yd? de. “Day?” dedi Kyra. Bu kelimenin t?n?s?n? sevmi?ti. “Bana Kolva diyebilirsin” diye yan?tlad? adam. Kolva. ?sim bir ?ekilde ona hi? yabanc? gelmiyordu. “Seni g?rmek i?in t?m Escalon’u ge?tim” dedi, ba?ka ne diyece?ini bilemiyordu, gergindi. Sabah sessizli?i s?zc?klerini yuttu, k?ra? vadilerde yaln?zca okyanusun uzaktan gelen dalga sesleri duyuluyordu. “Beni babam g?nderdi.” Day?s? g?l?msedi. Bu s?cak bir g?l?msemeydi, y?z?ndeki ?izgiler y?z?ne sanki binlerce y?ld?r ya??yormu? gibi bir ifade veriyordu. “Seni g?nderen baban de?ildi” diye yan?tlad? day?s? “?ok daha b?y?k bir ?eydi.” Aniden, hi?bir ?ey s?ylemeden arkas?n? d?n?p, asas?n? kullanarak, kuleden uza?a do?ru y?r?meye ba?lad?. Kyra ne oldu?unu anlayamadan onun gidi?ini izledi; acaba al?nmas?na sebep olacak bir ?ey mi s?ylemi?ti? Ona yeti?ebilmek i?in acele etti Leo ve Andor da yan?ndan geliyordu. “Kule” dedi kafas? kar??m?? bir ?ekilde “??eri girmeyecek miyiz?” Day?s? g?l?msedi. “Belki daha sonra” diye yan?tlad?. “Fakat kuleye ula?mam gerekti?ini san?yordum.” “Ula?t?n da” dedi day?s? “Fakat i?eri girmeyeceksin.” Day?s? h?zla ilerleyip ormana girerken Kyra neler oldu?unu anlamakta zorlan?yordu. Yeti?ebilmek i?in ad?mlar?n? h?zland?rd?. Day?s?n?n asas? t?pk? kendi asas? gibi toprak ve yapraklar?n ?zerinde t?k?rd?yordu. “Peki, nerede e?itim yapaca??z?” diye sordu Kyra. “T?m b?y?k sava???lar nerede e?itiliyorsa orada e?itim yapacaks?n” diye yan?tlad? day?s?. ?leri bakt?. “Kulenin arkas?ndaki ormanda…” Day?s? ormana girdi. O kadar h?zl? hareket ediyordu ki, yava? bir tempoyla y?r?yormu? gibi g?r?nse de Kyra ona yeti?ebilmek i?in neredeyse ko?mak zorunda kal?yordu. Akl?ndan milyonlarca soru ge?erken day?s?n?n etraf?ndaki gizem derinle?iyordu. “Annem ya??yor mu?” diye sordu aceleyle, merak?n? dizginleyememi?ti. “Annem burada? Onunla hi? g?r??t?n m??” Day?s? hafif?e g?l?msedi ve y?r?meye devam ederken ba??n? sallad?. “?ok fazla soru soruyorsun” dedi. Uzun bir s?re y?r?d?. Orman garip yarat?klar?n sesleriyle dolmu?tu. Nihayet “Sorular?n burada ?ok fazla anlam? olmad???n? anlayacaks?n. Cevaplar ise daha da anlams?z. Kendi cevaplar?n? bulmay? ??renmelisin. Cevaplar?n?n kayna??. Ve hatta daha da fazlas?; sorular?n?n kayna??n?…” Orman?n i?inde y?r?rlerken Kyra’n?n kafas? kar??m??t?. Parlak ye?il a?a?lar bu gizemli yerde etraf?nda par?ld?yor gibi g?r?n?yordu. K?sa s?re sonra kule g?zden kayboldu ve dalgalar?n sesi iyice azald?. Yol her y?ne da??l?rken Kyra takip etmekte zorlan?yordu. ??i sorularla dolup ta??yordu ve sonunda sessizli?ini daha fazla koruyamad?. “Beni nereye g?t?r?yorsun?” diye sordu. “Beni e?itece?in yere mi gidiyoruz?” Day?s? h?zla akan, kadim a?a?lar?n aras?ndan k?vr?la k?vr?la ilerleyen bir derenin ?zerinden ge?erek y?r?meye devam etti. Kyra topuklar?n?n ?zerinde day?s?n? takip ederken, a?a?lar?n kabuklar? ???lt?l? bir ye?il renkte parl?yordu. “Seni ben e?itmeyece?im” dedi day?s?. “Day?n e?itecek.” Kyra afallam??t?. “Day?m m??” dedi. “Senin day?m oldu?unu san?yordum.” “?yleyim” dedi day?s?. “Ve bir day?n daha var.” “Bir tane daha m??” diye sordu Kyra. Nihayet orman?n? i?inde bir a??kl??a ula?t?lar. Day?s? tam s?n?rda durdu ve Kyra da soluk solu?a bir ?ekilde gelip onun yan?nda durdu. Kyra ?n?ne bakt? ve g?rd??? ?ey kar??s?nda donup kald?. A??kl???n kar?? taraf?nda muazzam b?y?kl?kte bir a?a? duruyordu; hayat?nda g?rd??? en b?y?k a?a?t?. Kadim a?ac?n dallar? her yere yay?l?yordu ve yapraklar? parlak mor renkteydi. G?vdesi dokuz metre geni?li?indeydi. Dallar k?vr?larak birbirlerinin aras?na giriyor ve k???k bir a?a? kul?be olu?turuyordu. Yerden yakla??k ?? metre y?ksekte duran bu a?a? ev sanki bin y?llard?r oradaym?? gibi duruyordu. Dallar?n aras?ndan hafif bir ???k geliyordu. Kyra yukar? bakt? ve dallar?n ucunda, sanki meditasyon yap?yormu? gibi oturarak onlara bakan, tek ba??na bir fig?r fark etti. “O da senin day?n” dedi Kolva. Kyra olan bitenden hi?bir ?ey anlayamam??t?, y?re?i a?z?ndayd?. Day?s? oldu?u s?ylenen adama bakt? ve kendisine bir oyun oynan?p oynanmad???n? anlamaya ?al??t?. Day?s?, on ya? civar?nda bir o?lan? and?r?yordu. M?kemmel bir ?ekilde dik oturuyor, sanki meditasyon yap?yormu? gibi d?md?z ileri bak?yor; ama ger?ekten onlara bakm?yordu. G?zleri parlak maviydi. O?lans? y?z?, sanki bin ya??ndaym?? gibi ?izgilerle doluydu, cildi koyu kahverengiydi ve ya?l?l?k lekeleriyle doluydu. Boyu bir bu?uk metreden k?sayd?. Ya?l?l?k hastal???na yakalanm?? bir o?lan? and?r?yordu. Kyra buna ne anlam verece?ini bilemiyordu. “Kyra” dedi day?s? “Alva ile tan??. B?L?M BE? Merk, hi? ge?emeyece?ini d???nd???, y?ksek alt?n kap?lar?n aras?ndan ge?erek Ur Kulesine girdi. ??erideki ???k g?zlerini k?r edecek kadar parlakt?. Bir elini kald?r?p g?zlerine siper etti ve o anda g?rd??? ?ey kar??s?nda b?y?lendi. Tam kar??s?nda ger?ek bir G?zc? duruyordu. Merk’e bakan sar? g?zleri deliciydi. Bu g?zler kap?n?n arkas?ndan, aral?ktan Merk’e bakan, onu tedirgin eden g?zlerdi. G?zc?n?n ?zerinde sar?, d?k?ml? bir c?bbe vard?, kollar? ve bacaklar? g?r?nm?yordu ve g?r?lebilen ?ok az cildi de solgundu. ?a??rt?c? derecede k?sa boylu adam?n uzun bir ?enesi, ??k?k yanaklar? vard?. Adam ona do?ru bakarken Merk kendini rahats?z hissetti. Adam?n ?n?nde, elinde tuttu?u alt?n asadan ???k yans?yordu. G?zc? onu sessizce inceledi. Arkas?nda kalan kap?lar kapan?p onu kulenin i?ine hapsederken Merk s?rt?nda bir kar?ncalanma hissetti. Kap?lar?n kapanma sesi bo? duvarlarda yank?lan?rken istemsiz bir ?ekilde ?rperdi. G?nlerdir do?ru d?zg?n uyuyamamak, k?buslar ve kuleye girebilme tak?nt?s? nedeniyle ne kadar gergin oldu?unu fark etti. Art?k i?erideydi sanki yeni evine girmi? gibi bir aidiyet duygusu hissediyordu. Merk G?zc?n?n kendisini buyur etmesini ve nerede oldu?unu a??klamas?n? beklemi?ti. Fakat tam aksine, adam arkas?n? d?n?p hi?bir ?ey s?ylemeden y?r?meye ba?lad? ve Merk’i orada tek ba??na ve merak i?inde b?rakt?. Merk adam? takip edip etmemesi gerekti?ini bile bilmiyordu. G?zc? alan?n uzak ucunda spiral ?ekilli, fildi?i bir merdivene ge?ti ve Merk’i ?a??rtacak ?ekilde, yukar? ??kmak yerine a?a?? y?neldi. Adam h?zla indi ve g?zden kayboldu. Merk sessiz ve afallam?? bir ?ekilde oldu?u yerde durdu; kendisinden ne yapmas?n?n beklendi?ini bilemiyordu. “Seni takip etmeli miyim?” diye seslendi sonunda. Merk’in sesi, sanki kendisiyle alay eder gibi, duvarlardan yank?lan?p geri d?nd?. Merk kulenin i?ini inceleyerek etraf?na bak?nd?. Etraf?ndaki par?lt?l? duvarlar som alt?ndan yap?lm??t?, kadim siyah bir mermerle kapl? zeminde alt?n ?izgiler vard?. ??erisi lo?tu ve sadece duvarlardan gelen gizemli bir parlakl?kla ayd?nlat?l?yordu. Yukar? bak?p fildi?inden oyulma merdivenleri g?rd?. ?lerleyip ba??n? geri yaslay?nca merdivenlerin en tepesinde alt?n bir ?at? oldu?unu g?rd?. Neredeyse y?z metre y?ksekli?indeydi ve g?ne? ?????n? s?zerek i?eri veriyordu. Yukar?da farkl? katlar ve farkl? sahanl?klar ile zeminler vard?. Yukar?da neler oldu?unu merak etti. Daha da merakl? bir ?ekilde a?a?? bakt?. A?a??da da katlar yerin alt?na do?ru devam ediyordu. G?zc? de o y?nde g?zden kaybolmu?tu. Muhte?em g?zellikteki merdivenler her iki y?nde de, hem cennetin en ?st katlar?na ??k?yor hem de cehennemin en dibine iniyormu? gibi k?vr?larak devam ediyordu. Merk en ?ok da, Escalon’u koruyan o efsanevi k?l??, Ate? K?l?c?’n?n bu duvarlar i?inde bir yerde olup olmad???n? merak ediyordu. K?l?c?n sadece d???ncesi bile onu heyecanland?rm??t?. Nerede olabilirdi? Yukar?da m? a?a??da m?? Burada ba?ka hangi kutsal emanetler ve hazineler saklan?yordu? Aniden yan duvarda gizli bir kap? a??ld? ve Merk d?n?p bakt???nda sert y?zl? bir sava???n?n kap?dan ??kt???n? g?rd?. Adam yakla??k olarak Merk’le ayn? c?ssedeydi, bir zincir z?rh giyiyordu ve uzun y?llar boyunca g?ne? g?rmedi?inden cildi solgundu. Adam Merk’e do?ru y?r?d?. Belinde, ?zerinde kolayca g?ze ?arpan, Merk’in kule d?? duvarlar?nda g?rd??? oyma sembolle ayn?, g??e y?kselen bir fildi?i merdiven sembol? olan bir k?l?? ta??yan, bir insand?. “Yaln?zca G?zc?ler a?a?? inebilir” dedi adam, sesi sert ve kabayd?. “Ve sen dostum, bir G?zc? de?ilsin. En az?ndan ?imdilik.” Adam Merk’in ?n?nde durdu ve ellerini beline koyarak onu ba?tan a?a?? s?zd?. “Pek?l?” diye devam etti. “??eri girmene izin verdiklerine g?re bunun bir nedeni vard?r diye d???n?yorum.” ?? ge?irdi. “Beni takip et.” Ard?ndan sava??? aniden d?nd? ve merdivenden yukar? ??kmaya ba?lad?. Merk adama yeti?meye ?al???rken kalbi h?zla at?yordu, kafas?n?n i?i sorularla doluydu; buras?n?n gizemi att??? her ad?mla art?yordu. “??ini yap ve yapt???n i?te iyi ol” dedi adam, s?rt? Merk’e d?n?kt? ve kal?n sesi duvarlardan yank?lan?yordu “ve b?ylece burada hizmet etmene izin verilecektir. Kuleyi korumak Escalon’un sunabilece?i en de?erli g?revdir. Basit bir sava???dan ?ok daha fazlas? olman gerekir.” Bir ?st katta durdular ve adam gelip Merk’in g?zlerine g?zlerini dikerek yan?nda durdu. Sanki hakk?ndaki gizli bir ger?e?i hissetmi? gibiydi ve bu Merk’i huzursuz etmi?ti. “Hepimiz karanl?k ge?mi?lere sahibiz” dedi adam. “Bizi buraya ?eken de bu. Senin karanl???nda ne gibi bir meziyet gizli? Yeniden do?maya haz?r m?s?n?” Adam duraklad???nda Merk adam?n s?zlerini kavramaya ?al???yordu, nas?l kar??l?k verece?inden emin olam?yordu. “Burada sayg? kazanmak zordur” diye devam etti adam. “Burada her birimiz Escalon’un en iyileriyiz. Sayg?nl???n? kazan ve bir g?n belki sen de karde?li?imize kabul edilirsin. Kazanamazsan gitmen istenecektir. Unutma, i?eri girmene izin veren o kap?lar seni kolayca d??ar? da atabilir.” Bu d???nce Merk’in kalbini s?k??t?rd?. “Nas?l hizmet edebilirim?” diye sordu Merk, hayat? boyunca hissetmek i?in yan?p tutu?tu?u bir sorumluluk duygusu hissediyordu. Sava??? oldu?u yerde uzun bir s?re durduktan sonra d?n?p bir ?st kata do?ru ??kmaya ba?lad?. Merk adam?n gidi?ini izlerken, burada yasakl? bir?ok ?ey oldu?unu, belki de hi?bir zaman ??renemeyece?i s?rlar bulundu?unu anlamaya ba?lam??t?. Merk de pe?inden devam etmeye kalkt? fakat aniden b?y?k, etli bir el g??s?ne vurup onu durdurdu. Merk d?n?p bakt???nda, bir ba?ka kap?dan bir ba?ka sava???n?n ??kt???n? g?rd?; di?er sava??? ise g?zden kaybolmu?tu. Yeni gelen ve Merk’in tepesinde dikilen sava??? da ayn? alt?n zincir z?rhtan giyiyordu. “Sen bu katta hizmet vereceksin” dedi kabaca “di?erleriyle birlikte. Ben komutan?n?m. Vicor.” Yeni komutan? Vicor, ince yap?l?, ta? gibi sert suratl? bir adamd? ve ?ans?n?n zorlanmamas? gereken bir g?r?n?m? vard?. Vicor d?nd? ve duvardaki bir a??k kap?y? i?aret etti. Merk dikkatli bir ?ekilde i?eri girdi ve dar, ta? koridorlarda d?ne d?ne ilerlerken buras?n?n ne oldu?unu merak etti. Sessizlik i?inde y?r?yerek, kemerli ta? kap?lardan ge?tiler ve koridor, y?ksek, konik bir tavanl?, ta? zeminli ve ta?tan duvarlara sahip geni? bir odaya ??kt?. ??erisi, dar, kubbeli pencerelerden s?z?len g?ne? ?????yla ayd?nlat?l?yordu. Merk kendisine bakan d?zinelerce y?z g?r?nce sars?lm??t?. Bunlar, kimi zay?f, kimi kasl? sava???lar?n y?zleriydi. Hepsi de sert ve g?z? kara g?r?n?yordu ve hepsi de bir g?rev bilinciyle ???ld?yordu. Hepsi odaya yay?lm??t?. Her biri bir pencerenin ?n?nde duruyordu ve hepsi de alt?n zincir z?rh giyiyordu. Hepsi birden d?nm?? odaya giren yabanc?ya bak?yordu. Merk kendini i?e kapan?k hissetti ve garip bir sessizlik i?inde adamlara bakt?. Hemen yan?nda duran Vicor bo?az?n? temizledi. “Karde?ler sana g?venmiyor” dedi Merk’e. “Sana hi?bir zaman g?venmeyebilirler. Ve sen de hi?bir zaman onlara g?venmeyebilirsin. Burada sayg? ?ylece verilmez ve burada ikinci ?ans yoktur.” “Ne yapmam gerekiyor?” diye sordu afallam?? olan Merk. “Bu adamlar ne yap?yorsa ayn?s?n?” diye yan?tlad? Vicor kabaca. “G?zleyeceksin.” Merk kavisli ta? oday? tarad? ve uzak u?ta, yakla??k on be? metre kadar uzakta hi?bir sava???n?n ?n?nde durmad??? bo? bir pencere g?rd?. Vicor yava??a o tarafa do?ru y?r?d? ve Merk de sava???lar?n aras?ndan ge?erek onu takip etti. Onlar ge?erken adamlar d?n?p Merk’e bak?yor, onlar ge?tikten sonra da pencerelerine d?n?yorlard?. Bu adamlar?n aras?nda olmak fakat onlar?n bir par?as? olmamak tuhaf bir duyguydu. ?imdilik. Merk her zaman tek ba??na sava?m??t? ve bir gruba ait olman?n nas?l bir ?ey oldu?unu bilmiyordu. Merk bu adamlar?n aras?ndan ge?erken onlar? inceledi?inde, hepsinin kendisi gibi, umudunu yitirmi?, gidecek ba?ka hi?bir yeri, hayatta ba?ka hi?bir ama?lar? olmayan adamlar oldu?unu fark etti. Adamlar bu kuleyi evleri yapm??t?. Bu adamlar t?pk? kendisi gibiydi. G?rev yerine yakla??rken Merk yan?ndan ge?ti?i son adam?n di?erlerinden farkl? g?r?nd???n? fark etti. En fazla on sekizinde bir delikanl? g?r?nt?s?ndeydi, Merk’i hayat?nda g?rd??? en p?r?zs?z ve en d?zg?n cilde ve beline kadar uzanan, d?md?z a??k sar? sa?lara sahipti. Di?erlerinden daha ince g?r?n?yordu, ?ok fazla kas? yokmu? gibiydi ve sanki daha ?nce hi?bir sava?a kat?lmam?? gibi bir hali vard?. Fakat yine de gururlu bir duru?u vard? ve Merk o?lan?n, t?pk? G?zc?’n?nki gibi delici sar? g?zlerini fark edip ?a??rd?. Delikanl? oras? i?in fazla narin ve fazla hassas g?r?n?yordu fakat ayn? zamanda g?r?nt?s?nde Merk’i geren farkl? bir ?ey vard?. “Kyle’? hafife alma” dedi Vicor, Kyle penceresine d?nerken ona bakarak. “Aram?zdaki en g??l? odur ve buradaki tek ger?ek G?zc? odur. Onu bizi korumas? i?in g?nderdiler.” Merk buna inanmakta zorlan?yordu. Merk yerine ula?t? ve uzun pencerenin ?n?nde oturup d??ar? bakt?. Oturmas? i?in ta? bir ??k?nt? vard? ve ?ne e?ilip camdan d??ar? bakt???nda a?a??da, yery?z?n?n geni? bir k?sm?n? g?rebiliyordu. K?ra? Ur yar?madas?n?, uzaktaki orman?n a?a?lar?n?n tepelerini ve onun da ?tesinde okyanusu ve g?ky?z?n? g?r?. Oradan t?m Escalon’u g?rebilirmi? gibi geldi. “Hepsi bu mu?” diye sordu Merk ?a?k?n bir ?ekilde. “Sadece burada oturup izleyecek miyim?” Vicor s?r?tt?. “G?revlerin hen?z ba?lamad? bile.” Merk hayal k?r?kl???na u?ram?? bir ?ekilde ka?lar?n? ?att?. “T?m yolu bir kulede oturmak i?in gelmedim” dedi Merk, di?erlerine d?nerek. “Buradan nas?l savunabilirim ki? A?a??da devriye gezemez miyim?” Vicor yeniden s?r?tt?. “Burada, a?a??da g?rebilece?inden ?ok daha fazlas?n? g?rebilirsin” dedi. “Ve e?er bir ?ey g?r?rsem?” diye sordu Merk. “?an? ?al” dedi Vicor. Ba??yla i?aret etti ve Merk pencerenin kenar?na ili?tirilmi? ?an? g?rd?. “Y?zy?llar boyunca kulemize ?ok kez sald?rd?lar” diye devam etti Vicor. “Hepsi de ba?ar?s?z oldu; bizim sayemizde. Biz G?zc?leriz, savunman?n son hatt?. T?m Escalon’un bize ihtiyac? var ve bir kuleyi savunman?n bir?ok farkl? yolu vard?r.” Vicor giderken Merk onu izledi ve sonra sessizce yerine oturdu. Kendini nas?l bir ?eyin i?ine att???n? merak ediyordu. B?L?M ALTI Duncan adamlar?n?, ay?n ayd?nlatt??? gecede, Escalon’un karl? vadilerinden d?rtnala g?t?r?yordu. Ufukta bir yerlerdeki Andros’a do?ru hareket ettiklerinden beri saatler saatleri koval?yordu. Gece vakti eski an?lar?, ge?mi? sava?lar?, Andros’taki zamanlar?n?, eski krala hizmet etti?i g?nleri hat?rlatt? ve kendini d???nceler i?inde kaybolurken buldu. Hat?ralar bug?nle ve bug?n de gelecekle ilgili hayallerle kar???yordu, art?k neyin ger?ek oldu?unu ay?rt edemeyecek hale gelmi?ti. Normal olarak d???nceleri k?z?na y?neldi. Kyra. Neredesin? Diye d???nd?. Duncan k?z?n?n g?vende olmas?, e?itiminde ilerliyor olmas? ve k?sa s?re i?inde tekrar bir araya gelebilmeleri i?in dua etti. Acaba tekrar Theos’u ?a??rabilecek miydi? E?er ?a??ramazsa, k?z?n?n ba?latm?? oldu?u bu sava?? kazan?p kazanamayacaklar?n? bilmiyordu. Atlar?n, z?rhlar?n kesintisiz sesi geceyi dolduruyordu. Duncan so?u?u neredeyse hissetmiyordu, y?re?i, kazanm?? olduklar? zafer, hareketlerinin h?z?, arkas?ndaki geni?leyen ordusu ve beklentileri nedeniyle s?cakt?. Onca y?ldan sonra nihayet ak?nt?n?n kendi lehine d?nmekte oldu?unu hissediyordu. Andros’un, yerle?ik, profesyonel bir ordu taraf?ndan ?ok s?k? ?ekilde korunuyor olaca??n?, say?ca ?ok az kalabileceklerini, ba?kentin g??lendirilmi? bir savunmaya sahip olabilece?ini ve bir ku?atma olu?turabilecek insan g?c?ne sahip olamayabilece?ini biliyordu. Hayat?n?n sava??n?n, Escalon’un kaderini belirleyecek olan sava??n kendisini bekledi?ini biliyordu. Fakat b?t?n bunlar onurun bedeliydi. Duncan ayn? zamanda yan?ndaki t?m adamlar?n bir sebebinin, bir arzusunun, bir amac?n?n oldu?unu ve en ?nemlisi de h?z ve s?rpriz fakt?r?n?n de kendi taraflar?nda oldu?unu biliyordu. Pandesial?lar ba?kente bir sald?r? yap?lmas?n? beklemiyor olacakt?, hele esaret alt?ndaki insanlardan ve hele de gece vakti… Sonunda, ?afa??n ilk ???klar? belirmeye ba?lad???nda, g?ky?z?nde hala mavimsi bir sis varken, Duncan uzakta, ba?kentin tan?d?k siluetinin belirmeye ba?lad???n? fark etti. Bu, hayat?nda bir daha g?rebilece?ini d???nmedi?i bir manzarayd? ve kalbinin daha h?zl? atmas?na neden olan bir manzara… Burada ya?ad??? y?llara, krala ve ?lkeye sadakatle hizmet etti?i y?llara ait an?lar s?k?n etti. Escalon’un en kudretli zamanlar?n? hat?rlad?, gururlu, ?zg?r bir ulus, yenilemezmi? gibi g?r?nen bir ?lke… Fakat ayn? zamanda ac? an?lar da geri gelmi?ti: zay?f kral?n halk?na ihaneti, ba?kenti ve Escalon’u teslim edi?i… Kendisinin ve t?m o muhte?em komutanlar?n da??l??lar?n?, utan? i?inde ya?amaya mahk?m edili?lerini, her birinin, Escalon’da kendi kalelerine s?r?l??lerini hat?rlad?. ?ehrin muhte?em siluetini g?rmek onda ayn? anda hem ?zlem hem nostalji, hem korku hem de umut duygular?n? ayn? anda ya?amas?na sebep olmu?tu. Bu siluet t?m hayat?n? ?ekillendiren, Escalon’un en harika ?ehrinin siluetiydi. Y?zy?llarca krallar taraf?ndan y?netilmi? ?ehir ?ylesine b?y?kt? ki nerede son buldu?unu anlamak neredeyse imk?ns?zd?. Duncan derin bir nefes ald? ve tan?d?k siperler, ?at?lar ve kubbeler g?rd?, hepsi de ruhunun derinliklerinde yer etmi?ti. Baz? a??lardan bu eve d?n?? gibiydi; tek farkla, Duncan o eski yenik, sad?k komutan de?ildi. Art?k ?ok daha g??l?yd?, kimseye hesap vermeyi istemiyordu ve art?k elinin alt?nda bir ordu vard?. S?ken ?afakta ?ehir hala, gece n?betinin kal?nt?lar? olan me?alelerle ayd?nlan?yordu, ?ehir sabah sisinde uzun geceyi hen?z yeni ?zerinden atmaya ba?lam??t? ve Duncan yakla?t?k?a, kalbini s?k??t?ran bir ba?ka g?r?nt? daha se?ilir hale geldi: Pandesia’n?n mavi ve sar? bayraklar? Andros’un mazgall? siperleri ?zerinde gururla dalgalan?yordu. Manzara Duncan’?n midesini buland?rd? ve ona yepyeni bir kararl?l?k verdi. Duncan kap?lar? tarad? ve kap?lar?n yaln?zca ?ekirdek bir birlikle korundu?unu g?r?nce i?inde bir rahatlama oldu. Rahat bir nefes ald?. E?er Pandesia onlar?n geldi?ini biliyor olsayd? kap?da binlerce asker bekliyor olurdu ve Duncan ve adamlar?n?n hi?bir ?ans? olmazd?. Fakat g?r?n??e g?re haberleri yoktu. Burada yerle?ik binlerce Pandesia askeri hala uyuyor olmal?yd?. Neyse ki Duncan ve adamlar? bir ?ans elde edebilecek kadar h?zl? hareket etmi?lerdi. Duncan, bu s?rpriz fakt?r?n?n, tek ?anslar?, onlara, bir orduya kar?? koymas? i?in tasarlanm?? mazgall? siperlere sahip bu devasa ba?kenti almalar?n? sa?layabilecek tek ?ey olabilece?ini biliyordu. Bu ve ?ehrin savunmas?n?n zay?f noktalar? hakk?nda Duncan’?n sahip oldu?u bilgi… Baz? sava?lar?n ?ok daha az?yla kazan?ld???n? biliyordu. Duncan ?ehrin giri?ini inceledi. Zafer i?in bir ?anslar? olacaksa ?nce nereye sald?rmalar? gerekti?ini biliyordu. “Kap?lar?n kontrol? kimin elinde olursa ?ehrin kontrol? de onda olur!” diye seslendi Duncan Kavos’a ve di?er komutanlar?na. “Kap?lar?n kapanmamas? laz?m; kapatmamalar?n sa?lamam?z gerekiyor, neye mal olursa olsun! E?er kap?lar kapan?rsa sonsuza kadar d??ar?da kal?r?z. Yan?ma k???k bir birlik al?p son s?rat kap?lara sald?raca??m. Siz,” dedi Kavos, Bramthos ve Seavig’e i?aret ederek, “adamlar?m?z?n geri kalan?n? garnizona y?nlendirin ve askerler yakla??rken kanad?m?z? koruyun.” Kavos ba??n? sallad?. “O kap?lara k???k bir birlikle sald?rmak pervas?zca” diye seslendi. “Etraf?n sar?lacakt?r ve e?er ben garnizonla sava?acaksam senin arkan? kollayamam. Bu bir intihar.” Duncan g?l?msedi. “Ve ben de tam olarak bu y?zden bu g?revi bizzat ?stleniyorum.” Duncan at?n? mahmuzlad? ve di?erlerinin ?n?ne ??k?p kap?lara do?ru y?neldi. Ard?ndan, Anvin, Arthfael ve birka? d?zine yak?n komutan?, Andros’u kendisi kadar iyi bilen, hayat? boyunca onunla birlikte ?arp??m?? adamlar da, tam da Duncan’?n tahmin etti?i ?ekilde, onun pe?inden atlar?n? s?rmeye ba?lad?. Onlar d?rtnala ?ehir kap?lar?na do?ru giderken Duncan g?z ucuyla, Kavos, Bramthos, Seavig ve ordular?n?n b?y?k k?sm?n?n Pandesia garnizonlar?na do?ru y?neldi?ini g?rd?. Duncan’?n kalbi h?zla at?yordu. ?ok ge? olmadan kap?lara ula?mas? gerekti?ini biliyordu. Ba??n? e?di ve at?n? daha h?zl? gitmesi i?in zorlad?. Yolun ortas?na, Kral K?pr?s?’ne ??kt?lar. Nallar?n sesi a?a? k?pr?de yank?lan?yordu ve Duncan bir ?arp??man?n yakla?t???n? hissederek heyecanland?. ?afak s?kt???nde Duncan, onlar? fark eden Pandesial? askerlerin korku i?indeki y?zlerini g?rd?. Uykulu bir ?ekilde k?pr?de n?bet tutan gen? bir asker g?zlerini k?rp??t?rarak bak?yor, y?z?nde bir deh?et ifadesi yay?l?yordu. Duncan aradaki bo?lu?u h?zla kapatt?, askere yeti?ti ve daha asker kalkan?n bile kald?ramadan k?l?c?n? ?ekip ona sald?rd?. Sava? ba?lam??t?. Anvin, Arthfael ve di?erleri m?zraklar?n? f?rlatarak, onlara do?ru d?nm?? olan yar?m d?zine kadar Pandesia askerinin yere devirdi. D?rtnala gitmeye devam ettiler, hi?biri bir an bile duraklamad?, bunu hayat memat meselesi oldu?unu biliyorlard?. Son s?rat k?pr?den Andros’un ard?na kadar a??k kap?lar?na do?ru sald?rd?lar. Hala yakla??k y?z metre kadar uzaktalarken Duncan ileriye bak?p Andros’un, otuz metre y?ksekli?inde, alt?ndan oyma, otuz santim kal?nl???ndaki efsanevi kap?lar?n? g?rd?. E?er bu kap?lar kapan?rsa Andros’un ele ge?irilemez hale gelece?ini biliyordu. ?yle bir durumda, sahip olmad??? bir profesyonel ku?atma ekipman?, uzun aylar ve s?rekli olarak kap?y? d?ven y?zlerce adama ihtiyac? olacakt?, ki elinde bu da yoktu. Bu kap?lar y?zy?llar boyunca yap?lan hi?bir sald?r?ya ge?it vermemi?ti. Oraya zaman?nda ula?amazsa her ?eyi kaybederdi. Duncan kap?larda n?bet tutan yakla??k bir d?zine kadar askeri inceledi, savunma ?nlemleri hafifti, adamlar ?afak vakti uykuluydu ve hi?biri bir sald?r? beklemiyordu. Duncan, zaman?n?n k?s?tl? oldu?unun bilinciyle at?n? daha da h?zlanmaya zorlad?. Pandesial?lar taraf?ndan fark edilmeden ?nce oraya ula?mas? gerekiyordu; hayatta kalaca??ndan emin olabilmek i?in bir dakikaya daha ihtiyac? vard?. Fakat aniden b?y?k bir boru sesi duyuldu ve Duncan yukar? bak?p, siperlerin ?zerinde Pandesial? bir g?zc?n?n onlara bakt???n? ve uyar? borusunu defalarca ?ald???n? g?r?nce morali bozuldu. Ses ?ehir duvarlar?nda yank?land?. Duncan sahip olabilece?i herhangi bir avantaj? kaybetmi? oldu?unu anlad???ndan kalbi s?k??m??t?. D??man? hafife alm??t?. Pandesial? askerler hemen harekete ge?tiler. ?leri at?l?p omuzlar?n? kap?lara dayad?lar, her iki tarafta alt? asker t?m g??leriyle kap?lar? itiyordu. Ayn? anda her iki tarafta d?rt asker dev ?arklar? ?evirirken, her iki tarafta iki?er asker de zincirlere as?l?yordu. B?y?k bir ?at?rt? sesiyle birlikte dev parmakl?klar kapanmaya ba?lad?. Duncan olanlar? ?aresizlik i?inde seyrediyor, sanki kalbini tabuta kapat?yorlarm?? gibi hissediyordu. “DAHA HIZLI!” diye ba??rd? at?na. Hepsi birden h?zland?lar, son bir ??lg?nca atak yapm??lard?. Yakla??rlarken adamlar?ndan baz?lar? kap?lardaki adamlara umutsuz bir ?abayla m?zrak f?rlatt?lar fakat hala ?ok uzaktalard? ve m?zraklar k?sa d??t?. Duncan at?n? daha ?nce hi? olmad??? kadar zorluyor, di?erlerinin ?n?nde pervas?zca ilerliyordu. Kapanmakta olan kap?lara yakla?t???nda kula??n?n yan?ndan bir ?eyin v?z?ldayarak ge?ti?ini hissetti. Bunun bir m?zrak oldu?unu anlad? ve yukar? bakt???nda siperlerin ?zerindeki askerlerin onlara m?zrak f?rlatt???n? g?rd?. Duncan arkas?nda bir ???l?k duydu ve d?n?p bakt???nda, y?llarca onunla birlikte sava?m??, cesur bir sava???ya m?zrak sapland???n? ve adam?n at?ndan geriye d??t???n? g?rd?. Duncan kapanan kap?lara y?nelirken, tedbiri iyice elden b?rakt? ve at?n? daha ?ok zorlad?. Yakla??k yirmi metre kadar bir mesafedeydi ve kap?lar?n sonsuza dek kapanmas?na yaln?zca otuz santim kalm??t?. Ne olursa olsun, kendi can? pahas?na bile olsa bunun olmas?na izin veremezdi. Son bir intihar ata??yla Duncan kendini at?ndan f?rlatt? ve kapanmakta olan kap?lar?n aras?nda kalan bo?lu?a dal?? yapt?. K?l?c?n? uzat?p ileri do?ru ittirdi ve kap?lar kapanmadan ?nce aradaki bo?lu?a s?k??t?rmay? ba?ard?. K?l?c? e?ildi fakat k?r?lmad?. Duncan, bu ?elik par?as?n?n kap?lar? sonsuza dek kapanmaktan al?koyan, ba?kenti hala a??k tutan, Escalon’u sonsuza dek kaybetmemelerini sa?layabilecek olan tek ?ey oldu?unu biliyordu. ?oke olmu? Pandesia askerleri kap?lar?n kapanmad???n? fark etti ve a?a?? bak?p Duncan’?n k?l?c?n? fark edince hayrete d??t?. Hepsi birden k?l?ca do?ru at?ld?. Duncan can? pahas?na da olsa onlara izin vermemesi gerekti?ini biliyordu. Attan f?rlam?? olmas?n?n etkisiyle hale nefesi kesilmi? haldeydi, kaburgalar? ac?yordu. Duncan ona do?ru sald?ran ilk askerden sak?nmak i?in yuvarlanmay? denedi fakat yeteri kadar h?zl? hareket edememi?ti. Arkas?ndaki askerin k?l?c?n? kald?rd???n? g?rd? ve kendini ?l?mc?l darbeye haz?rlad?; fakat aniden asker ???l?k att? Duncan bir ki?neme duyunca d?n?p sava? at?n?n ?aha kalk?p, adam Duncan’a vuramadan ?n ayaklar?yla askerin g??s?ne vurarak onu devirdi?ini g?rd?. Asker geriye do?ru u?tu, kaburgalar? k?r?lm??t?. S?rt?st? yere d??t? ve bay?ld?. Duncan at?na minnettarl?kla bakt? ve onun, bir kez daha hayat?n? kurtarm?? oldu?unu fark etti. ?htiyac? olan zaman? bulan Duncan ayaklar?n?n ?zerinde do?ruldu, ikinci k?l?c?n? ?ekti ve ?zerine do?ru gelen bir grup askeri kar??lamak ?zere haz?rland?. ?lk asker k?l?c?n? ona do?ru savurdu ve Duncan ata?? ba??n?n ?zerinde kar??lay?p etraf?nda d?nerek askerin s?rt?na k?l?c?n? vurdu ve onu yere devirdi. Daha sonra ilerleyip, ikinci bir asker hen?z ona yeti?emeden adam?n karn?na k?l?c?n? soktu ve yere d??en adam?n ?zerinden s??rayarak bir di?er adama iki aya??yla birden vurup onu da yere serdi. Bir ba?ka asker k?l?c?n? ona do?ru savururken e?ildi ve etraf?nda d?n?p askerin s?rt?n? k?l?c?yla kesti. Kendisine sald?ran askerle nedeniyle dikkati da??lan Duncan, arkas?nda bir hareketlilik sezdi ve d?n?p bakt???nda bir Pandesial? askerin, kap?n?n aras?na s?k??m?? olan k?l?c? tutup, kabzas?ndan sallamakta oldu?unu g?rd?. Hi? zaman? olmad???n? fark eden Duncan o askere do?ru d?nd?, ni?an ald? ve elindeki k?l?c? f?rlatt?. K?l?? havada d?nerek u?tu ve asker Duncan’?n uzun k?l?c?n? ?ekemeden hemen ?nce onun g?rtla??na sapland?. Kap?y? kurtarm??t? fakat kendisi savunmas?z kalm??t?. Duncan a??kl??? geni?letebilmek umuduyla kap?ya do?ru h?cum etti fakat tam o s?rada bir asker ona ?elme takt? ve y?z?st? yere d???rd?. S?rt? a??kta kalan Duncan tehlikede oldu?unun fark?ndayd?. Arkas?ndaki Pandesial? havaya kald?rd??? m?zra??n? s?rt?na saplamadan ?nce yapabilece?i ?ok az ?ey vard?. Bir ba??rma duyuldu?unda Duncan g?z ucuyla Anvin’in ileri at?ld???n? ve g?rz?n? savurarak askerin bile?ine vurup, asker m?zra?? Duncan’?n s?rt?na saplayamadan m?zra?? elinden d???rtt???n? g?rd?. Daha sonra Anvin at?ndan atlad? ve askeri yere devirdi. Ayn? anda Arthfael ve di?erleri de yeti?ip Duncan’a sald?ran askere h?cum ettiler. Serbest kalan Duncan ??yle bir etrafa bak?p kap?y? savunan askerlerin ?lm?? oldu?unu, kap?n?n, k?l?c? ile zar zor a??k durmakta oldu?unu g?rd?. Ayn? zamanda g?z?n?n ucuyla, ko?u?lardan ??kan Pandesia askerlerinin Kavos, Bramthos, Seavig ve adamlar?yla sava?mak ?zere aceleyle hareket etti?ini g?rd?. Kavos ve adamlar? onlara sald?rsa bile yeteri kadar asker aradan s?yr?l?p kap?lara do?ru y?nelebilirdi ve e?er Duncan k?sa s?re i?inde kap?lar?n kontrol?n? eline almazsa i?leri biterdi. Bir ba?ka asker siperlerden m?zrak f?rlatt???nda Duncan kenara ?ekildi. Ko?arak gidip, yerde yatan askerlerden birinin yay?n? ald?, bir ok yerle?tirdi, arkas?na do?ru yaslan?p ni?an ald? ve oku, elinde m?zrakla, e?ilmi? a?a?? bakan bir Pandesial?’ya do?ru f?rlatt?. Okla vurulan asker ???l?k att? ve yere d??t?, b?yle bir ?eyi beklemedi?i belli oluyordu. Do?rudan yere ?ak?ld? ve Duncan’?n yan?nda yere yap??t?. Duncan kenara ?ekildi ve ?zerine d??en cesedin alt?nda kalmaktan kendini korudu. Duncan ?len askerin boruyu ?alan asker oldu?unu g?rmekten ?zel bir keyif alm??t?. “KAPILARA!” diye ba??rd? Duncan, geri kalan askerleri de yere indiren adamlar?na. Adamlar? atlar?ndan inerek topland?, ko?arak yan?na geldi ve devasa kap?lar? iterek a?mas? i?in ona yard?m etmeye ba?lad?. Kap?lar? t?m g??leriyle itiyorlard? fakat kap?lar neredeyse milim bile oynam?yordu. Daha fazla adam yard?ma geldi ve hepsi ayn? anda kap?lar? itmeye ba?lad?lar. Nihayet kap?lardan biri yava??a k?p?rdamaya ba?lad?. Her seferinde birka? santim oynayarak a??lan kap? nihayet Duncan’?n aya??n? araya sokabilece?i kadar aral?k hale gelmi?ti. Duncan omuzlar?n? kap?n?n aras?na s?k??t?r?p t?m g?c?yle, homurdanarak ve kollar? titreyerek kap?lar? itti. Sabah so?u?una ra?men y?z?ne ter basm??t?. O s?rada garnizondan ak?n eden askerleri g?rd?. Bir?o?u Kavos, Bramthos ve adamlar?yla kar??la??yordu fakat yeteri kadar bir k?sm? da onlar?n etraf?ndan dolanm??, kap?lara do?ru geliyordu. Aniden bir ???l?k ?afa?? y?rtt? ve Duncan, hemen yan?nda bir adam?n?n, iyi bir komutan, sad?k bir askerin yere d??t???n? g?rd?. S?rt?na saplanm?? bir m?zrak oldu?unu g?rd? ve Pandesial?lar?n f?rlatma menzilinde olduklar?n? fark etti. Daha fazla Pandesia askeri m?zraklar?n? kald?r?p onlara do?ru f?rlatmaya haz?rlan?rken Duncan, kap?lardan zaman?nda ge?emeyeceklerini anlayarak kendini haz?rlad?; fakat aniden ?a??rt?c? bir ?ey oldu ve d??man askerleri t?kezleyip, y?z?st? yere yap??t?. Duncan, adamlar?n s?rtlar?nda sapl? k?l??lar ve oklar oldu?unu g?rd? ve Bramthos ve Seavig’in y?zlerce adamla birlikte garnizona do?ru ilerleyen Kavos’un ekibinden ayr?l?p ona yard?ma gelmekte oldu?unu g?r?nce i?i minnettarl?kla doldu. Duncan sarf etti?i eforu iki kat?na ??kard?. Anvin ve Arthfael de art?k kap?n?n aral???na s????m??t?, t?m g??leriyle itiyorlard?. Duncan t?m adamlar?n?n ge?ebilece?i kadar b?y?k bir a??kl?k olu?turmas? gerekti?ini biliyordu. Nihayet daha fazla adam araya girdi, ayaklar?n? karl? zemine saplad? ve y?r?meye ba?lad?. Duncan ad?m ad?m, kap?lar bir g?c?rt?yla, yar?s?na kadar a??lana kadar ilerledi. Hemen arkas?ndan bir zafer ???l??? y?kseldi ve Duncan d?n?p bakt???nda, Bramthos ve Seavig’in at s?rt?nda y?zlerce adamla birlikte art?k a??k olan kap?lara do?ru h?zla ilerledi?ini g?rd?. Duncan k?l?c?n? ald?, havaya kald?rd? ve t?m tedbiri elden b?rakarak, adamlar?n?n ?n?nde, ba?kente do?ru sald?r?ya ge?ti. ?zerlerine hala m?zraklar ve oklar ya??yordu. Duncan bir an ?nce, adamlar?na ?ok b?y?k hasar verebilecek manc?n?klar?n da bulundu?u siperlerin kontrol?n? ele ge?irmek zorunda olduklar?n? biliyordu. Yukar? ??kman?n en iyi yolunu d???nerek mazgall? siperliklere bakt??? s?rada, bir ba??rma sesi daha duyuldu. ?leri bakt???nda ?ehrin i?inde b?y?k bir Pandesia birli?inin toplanmakta oldu?unu ve onlara do?ru harekete ge?ti?ini g?rd?. Duncan cesur bir ?ekilde onlara d?nd?. “ESCALONLULAR, DE?ERL? BA?KENT?M?Z? K?M ??GAL ETT?!?” diye ba??rd?. Duncan yeniden at?na binip askerlerini d??mana kar?? y?nlendirirken t?m askerleri hep bir a??zdan ba??rd?lar. Askerler ve atlar kar??l?kl? ?arp???rken, b?y?k bir ?at??ma ba?lad? ve Duncan ve y?zlerce adam? y?zlerce Pandesia askerine sald?rd?. Duncan Pandesial?lar?n ?afak vakti haz?rl?ks?z yakaland?klar?n? hissetti. D??man, Duncan ve birka? adam?n? g?rd???nde sald?r?ya haz?r olduklar?n? d???nm??lerdi fakat Duncan’?n arkas?nda bu kadar b?y?k bir destek g?c? oldu?unu bilmiyorlard?. Askerlerin g?zlerinin, Bramthos, Seavig ve adamlar?n?n ?ehir kap?lar?ndan ak?n edi?ini g?rmeleri kar??s?nda fal ta?? gibi a??ld???n? g?rd?. Duncan k?l?c?n? kald?rd? ve kendisine do?ru savrulan bir k?l?c? engelleyip k?l?c?n? d??man?n midesine saplad?, bir di?erinin ba??na kalkan?yla vurduktan sonra eyerinden m?zra??n? ?ekip ba?ka bir askere f?rlatt?. Korkusuzca kalabal???n ortas?na dald? ve etraf?ndaki Anvin Arthfael, Bramthos ve Seavig gibi, sa?daki, soldaki d??man askerlerini yere indirmeye ba?lad?. Yeniden ba?kentte, avcunun i?i gibi bildi?i sokaklarda olmak iyi hissettirmi?ti. Hele Pandesial?lar? sokaklardan at?yor olmak ?ok daha iyi hissettirmi?ti. K?sa s?re sonra d?zinelerce Pandesia askeri ayaklar?n?n alt?ndayd?. ?afakta ba?kente bir dalga gibi ?arpan Duncan ve adamlar?n?n ak?n?n? durdurmay? ba?aramam??lard?. Duncan ve adamlar? fazlas?yla haz?rl?kl?yd?, ?ok fazla yol kat etmi?lerdi; fakat sokaklar? savunan askerler evlerinden olduk?a uzak, moralleri bozulmu? bir haldelerdi; ama?lar? zay?f, liderleri ?ok uzakta ve haz?rl?ks?zd?. Ne de olsa Escalon’un sava???lar?yla ger?ek bir sava?ta hi? kar??la?mam??lard?. Ak?n s?rerken geride kalan Pandesia askerleri sava?maktan vazge?ip, d?n?p ka?maya ba?lam??t?. Duncan ve adamlar? h?zlan?p, geriye tek bir asker bile kalmay?ncaya kadar onlar? avlay?p, oklar ve m?zraklarla hepsini yere seriyordu. Ba?kente giren yol a??ld?ktan sonra, hala ok ve m?zraklar ya?maya devam ederken, Duncan d?n?p yeniden siperlere odakland?. O s?rada bir adam? daha, omzuna saplanan bir ok nedeniyle at?ndan d??m??t?. Yaln?zca ok?ular? durdurmak i?in de?il, ayn? zamanda Kavos’a yard?m etmek i?in de siperlere ihtiya?lar? vard?. Sonu?ta Kavos d??ar?da, duvarlar?n ard?nda, hala say?ca gerideydi ve e?er hayatta kalmak i?in bir ?ans? olacaksa, Duncan’?n siperlerden, manc?n?klarla edece?i yard?ma muhta?t?. “YUKARILARA ?IKIN!” diye ba??rd? Duncan. Duncan’?n adamlar? keyiflendi ve i?aretiyle birlikte, ikiye ayr?l?p yar?s? onun pe?inden giderken, yar?s? da avlunun uzak ucunda, di?er taraftan t?rmanmak i?in Bramthos ve Seavig’i takip etti. Duncan yan duvarlara paralel, ?st siperlere ??kan ta? merdivenlere y?neldi. Oray? savunan bir d?zine kadar asker, g?zleri fal ta?? gibi a??lm??, yakla?an sald?r?ya bak?yordu. Duncan onlar?n ?zerine gitti ve daha adamlar kalkanlar?n? bile kald?rmaya f?rsat bulamadan, adamlar?yla birlikte onlara m?zrak f?rlatt?. Harcanabilecek fazla bir vakitleri kalmam??t?. Merdivenlere ula?t?lar ve Duncan at?ndan inip sald?r?ya liderlik etti. Tek s?ra halinde merdivenleri ??kt?lar. Duncan yukar? bakt???nda m?zraklar? havada, f?rlat?lmaya haz?r durumdaki Pandesia askerlerinin onlara do?ru ko?tu?unu g?rd?. Duncan, a?a?? do?ru hareket eden d??man?n avantajl? konumda olaca??n? biliyordu ve ?zerlerine m?zrak ya?arken, g???s g??se ?arp??mayla vakit kaybetmek istemiyordu. H?zla d???nd?. “OKLAR!” diye ba??rd? arkas?ndaki adamlar?na. Duncan yere kadar e?ildi ve bir s?re sonra emrine uyan adamlar?n?n, ?ne ??k?p f?rlatt??? oklar?n v?z?lt?lar?n? duymaya ba?lad?. Duncan, merdivenlere do?ru ko?an askerlerin dar merdivende t?kezleyip, merdivenin yan?ndan, ???l?k atarak, olduk?a y?ksekten yere ?ak?l???n? memnuniyet i?inde izledi. Duncan merdivenleri t?rmanmaya devam ederken, kendisine do?ru sald?ran bir askere ?elme takt? ve adam? merdivenin ucuna itti. Etraf?nda d?n?p ba?ka bir askere kalkan?yla vurarak onu da a?a?? u?urduktan sonra bir ba?ka askere do?rudan sald?r?p k?l?c?n? adam?n ?enesine do?ru saplad?. Fakat bu hareket Duncan’? dar merdivenlerde savunmas?z hale getirmi?ti ve bir Pandesial? asker arkas?ndan s??ray?p onu merdivenin kenar?na ?ekti. Duncan var g?c?yle ta? basama?a tutundu; kendini tutacak kadar kavramay? ba?aram?yordu ve a?a?? d??mek ?zereydi. Aniden ?zerinde duran adam?n gev?edi?ini hissetti ve omzunun ?zerinden a?a?? d???p ?ld???n? g?rd?. Duncan adam?n s?rt?nda sapl? duran bir k?l?? g?rd? ve yukar? bakt???nda kendisini yukar? ?eken Arthfael’le kar??la?t?. Duncan arkas?n? kollayan adamlar? oldu?u i?in minnettar bir ?ekilde sald?r?ya devam etti ve ya?an oklardan ve m?zraklardan sak?narak, baz?lar?n? kalkan?yla engelleyerek, siperlere ula?ana kadar katlar? t?rmanmaya devam etti. En tepede geni?, ta? bir alan vard?. On metre kadar bir geni?li?e sahip bu alan, kap?lar?n ?st?ne yay?l?yordu ve ?zerinde omuz omuza duran, ellerinde oklar, m?zraklar ve karg?lar bulunan Pandesia askerleri vard?. Hepsi de a?a??daki Kavos ve adamlar?na at?? yapmakla me?guld?. Duncan ve adamlar? yukar?ya ula?t???nda adamlar Kavos’a sald?rmay? b?rak?p d?n?p Duncan’a sald?r?ya ge?tiler. Ayn? anda Seavig ve adamlar?n kalanlar? da avlunun uzak ucundan yukar? ??km??t? ve uzak u?tan d??man askerlerine sald?r?ya ge?mi?ti. D??mana ka?acak bir yer b?rakmam??, onlar? adeta sandvi? gibi araya alm??lard?. ?arp??ma, g???s g??se ve ?ok ?etin oldu. Her iki tarafta her bir santim ?ok k?ymetli olan alan i?in ?arp???yordu. Duncan k?l?c?n? ve kalkan?n? kald?rd?, kanl? g???s g??se ?arp??man?n metal sesleri havay? doldururken, her seferinde bir d??man askerini yere serdi. Duncan kenara kay?p savrulan k?l??lardan sak?n?rken, omzunu e?ip ayn? anda bir?ok askeri kenardan itti ve adamlar ???l?klar i?inde ?l?mlerine u?tular. Duncan, bazen en iyi silah?n ki?inin kendi elleri oldu?unu biliyordu. Karn?nda bir kesilme hissetti?inde ac? i?inde ba??rd? fakat etraf?nda d?nd? ve k?l?? onu s?y?rd? Asker ?ld?r?c? bir darbe i?in sald?r?rken, Duncan’?n manevra yapabilecek yeri kalmam??t?; adama bir kafa at?p k?l?c?n? d???rmesini sa?lad?. Daha sonra diz att?, ileri uzan?p adam? s?k?ca kavrad? ve kenardan a?a?? f?rlatt?. G?ne? y?kselip, ter g?z?n? yakmaya ba?lad???nda Duncan hala sava??yordu; her ad?m g??l?kle kazan?l?yordu. Her yanda adamlar? s?zlan?p, ac? i?inde ba??r?rken Duncan’?n da omuzlar? ?ld?rmekten yorulmaya ba?lam??t?. Nefes alabilmek i?in duraklad???nda, y?z? d??man?n?n kan?yla kapl?yd?. Son bir ad?m att? ve k?l?c?n? kald?rd? fakat kar??s?nda Bramthos, Seavig ve adamlar?n? g?r?nce ?oke oldu. D?n?p etraf?na bakt?. ?l? bedenleri inceledi?inde hayranl?k i?inde, ba?arm?? olduklar?n? fark etti; siperleri temizlemi?lerdi. T?m adamlar? ortada bulu?tu?unda bir zafer ???l??? y?kseldi. Fakat Duncan hala durumun acil oldu?unun fark?ndayd?. “OKLAR!” diye ba??rd?. H?zl? bir ?ekilde a?a??, Kavos’un adamlar?na bakt? ve orada b?y?k bir ?at??man?n ger?ekle?mekte oldu?unu g?rd?. Avluda, binlerce Pandesia askeri daha onlarla sava?mak i?in garnizondan ??k?yordu. Kavos yava? yava? d?rt bir yandan ku?at?l?yordu. Duncan’?n adamlar? ?l? d??man askerlerinin yaylar?n? ve oklar?n? al?p a?a??daki Pandesial?lar’a ok f?rlatmaya ba?lad?, Duncan da onlara kat?lm??t?. Pandesial?lar ba?kentten ?zerlerine ate? a??laca??n? hi? d???nmemi?lerdi ve d?zinelercesi vurulup yere d??erken Kavos’un adamlar? ?l?mc?l darbelerden kurtulmu?tu. Kavos’un etraf?ndaki Pandesial?lar birer birer devrilmeye ba?lad? ve k?sa s?re i?inde d??man y?ksek mevkileri Duncan’?n kontrol etmekte oldu?unu anlad???nda bir panik dalgas? yay?ld?. Duncan ve Kavos aras?nda s?k??m?? olan adamlar?n ka?abilecek hi?bir yerleri yoktu. Duncan onlara yeniden toparlanma f?rsat? vermeyecekti. “MIZRAKLAR!” diye emretti. Duncan bizzat kendisi bir m?zra?? kap?p a?a?? f?rlatt?, arkas?ndan bir tane ve ard?ndan bir tane daha f?rlatt?. Siperlerin ?zerinde, Andros’u i?gal etmeye kalkacaklar? savu?turmak ?zere haz?rlanm?? olan cephaneyi kullan?yordu. Pandesial?lar sendelemeye ba?lad???nda Duncan i?lerini bitirmek i?in daha kesin bir ?ey yapmas? gerekti?ini biliyordu. “MANCINIKLAR!” diye ba??rd?. Adamlar? mazgall? siperlerin ?zerinde b?rak?lm?? olan manc?n?klara ko?up, b?y?k iplerini gerdi ve manc?n?klara pozisyon verirken ?arklar? ?evirdi. ??lerine kaya par?alar? yerle?tirdiler ve gelecek emri beklemeye beklediler. Duncan manc?n?klar?n ?n?nde a?a?? yukar? y?r?y?p kayalar?n Kavos ve adamlar?na isabet etmemesi ve m?kemmel hedefi bulmalar? i?in onlara pozisyon verdirdi. “ATE?!” diye ba??rd?. D?zinelerce kaya par?as? havada u?maya ba?lad? ve Duncan kayalar yere inip, ta? garnizonlar? yerle bir edip, Kavos’un adamlar?yla kar??la?mak i?in kar?ncalar gibi garnizonlardan ??kan d?zinelerce Pandesial?’y? ?ld?r?rken memnuniyet i?inde seyretti. Sesler avluda yank?land? ve Pandesial?lar? ?oke edip paniklerini art?rd?. B?y?k bir toz ve moloz bulutu y?kselirken adamlar hangi y?ne sald?racaklar?n? bilemez bir halde kendi etraflar?nda d?n?p duruyordu. K?demli sava??? Kavos d??man?n?n teredd?d?n? avantaja ?evirdi. Adamlar?n? toplad?, yeni bir ivmeyle sald?r?ya ge?ti ve Pandesial?lar sendelerken, adamlar? bi?erek saflar? aras?nda ilerlemeye ba?lad?. Bedenler sa?a sola devriliyordu, Pandesia kamp?nda tam bir karga?a h?kimdi ve k?sa s?re sonra askerler d?n?p her y?ne ka???maya ba?lad?. Kavos tek tek hepsini avlad?. Tam bir katliamd?. G?ne? tamamen do?du?unda t?m Pandesial?lar ?l? bir ?ekilde yerde yat?yordu. Sessizlik ??kerken Duncan ?oke olmu? bir ?ekilde etraf?na bakt?. Ba?arm?? olduklar?n?n ay?rd?na varmaya ba?lad??? s?rada i?inde y?kselen bir zafer duygusu hissetti. Ba?kenti ele ge?irmi?lerdi. Etraf?ndaki adamlar? sevin? ???l?klar? at?p, omzuna vururken, tezah?rat yap?p birbirlerine sar?l?yorlard?. Duncan hala nefes nefeseydi, g?zlerindeki teri sildi ve i?inde y?kselen hissi serbest b?rakt?: Andros ?zg?rd?. Ba?kent art?k onlar?nd?. B?L?M YED? Alec Ur’un, insanlar?n her iki y?nde iti? kak?? gitti?i, heybetli kemerli kap?s?ndan ge?erken, b?y?lenmi? bir ?ekilde ba??n? geriye at?p yukar? bakt?. Yan?nda Marco’yla birlikte kap?dan ge?ti. ?kisinin de y?z?, Dikenli Vadi’de yapt?klar? sonu gelmez y?r?y?? nedeniyle hala toz toprakla kapl?yd?. Alec, y?ksek, mermer kemere bakt?; yakla??k otuz metre y?ksekli?inde olmal?yd?. Her iki yan?ndaki kadim, granit tap?nak duvarlar?na bakt? ve ayn? zamanda ?ehir giri?i olarak da g?rev yapan bir tap?nak giri?inden ge?iyor olmak onu heyecanland?rd?. Alec duvarlar?n ?n?nde dizlerinin ?st?nde oturarak ibadet edenleri g?rd?, burada, ticaretin ko?u?turmas?yla ilgin? bir kar???m olu?turuyorlard? ve bu durum Alec’i d???nd?rd?. ?nceleri Escalon’un tanr?lar?na dua ederdi; fakat ?imdi hi?birine dua etmiyordu. Nas?l bir tanr? ailesinin ?lmesine izin verebilirdi ki? Art?k tapt??? tek tanr? intikam tanr?s?yd? ve ona t?m kalbiyle hizmet etmeye kararl?yd?. Etraf?ndaki uyaranlar nedeniyle a??r? y?klenen Alec, bu ?ehrin g?rd??? ba?ka hi?bir ?ehre benzemedi?ini hemen anlam??t?. Ailesinin ?l?m?nden beri ilk kez kendini hayata d?nm?? hissediyordu. Buras? o kadar sars?c?, o kadar canl?yd? ki, i?eri girip de dikkatinin da??lmamas? ?ok zordu. Alec, i?erideki di?erlerinin, Marco’nun kafadar arkada?lar?n?n da kendisi gibi, Pandesia’ya kar?? bir intikam iste?i i?inde oldu?unu fark etti?ince, i?inde bir sorumluluk duygusu olu?mu?tu. ?evresindeki, her y?ne acele i?inde hareket eden, farkl? giyimli, farkl? g?r?n?ml? ve farkl? ?rktan ki?ilere bakt?. Buras? ger?ekten de kozmopolit bir ?ehirdi. “Ba??n? ?n?nde tut” diye f?s?ldad? Marco do? kap?s?ndan ge?ip kalabal???n i?ine kar???rlarken. Marco onu d?rtt?. “?u tarafa bak” diyerek ba??yla bir grup Pandesia askerini g?sterdi. “Y?zleri kontrol ediyorlar. Bizi bulmaya ?al??t?klar?ndan eminim.” Alec tepkisel olarak han?erini tutan elinin s?kt? ve Marco ona uzan?p nazik bir ?ekilde bile?ini kavrad?. “Burada olmaz dostum” diye uyard? Marco. “Buras? ?ehrin bir kasabas? de?il, bir sava? ?ehri. Kap?da iki Pandesial? ?ld?r?rsen, arkalar?ndan bir ordu gelir.” Marco anlaml? bir ?ekilde Alec’e bakt?. “?ki askeri ?ld?rmeyi mi tercih edersin?” diye sorgulad?. “Yoksa iki bin askeri mi?” Alec arkada??n?n s?zlerinin ak?ll?ca oldu?unu kavrad? ve han?eri tutan elini gev?etti. ??indeki intikam tutkusunu bast?rabilmek i?in t?m iradesini toplamaya ?al???yordu. “Daha ?ok f?rsat?n olacak dostum” dedi Marco, kalabal???n aras?na kar???p, ba?lar?n? e?erlerken. “Arkada?lar?m burada ve direni? ?ok g??l?.” Kap?lardan ge?en b?y?k bir g?ruhun aras?na kar??t?lar ve Alec hi?bir Pandesial?n?n g?rmemesi i?in g?zlerini yere ?evirdi. “Hey sen!” diye ba??rd? bir Pandesial?. Alec ba??n? ?n?nde tutmaya devam ederken y?re?i a?z?na gelmi?ti. Askerler onlara do?ru ko?arken Alec han?erini s?k?ca kavray?p haz?rland?. Fakat askerler onu de?il, hemen yan?ndaki ba?ka bir o?lan? durdurdular ve omuzlar?ndan kabaca kavray?p y?z?ne bakt?lar. Alec derin bir nefes ald?. Durdurulan?n kendisi olmad??? i?in rahatlam??t?. H?zla ve fark edilmeden kap?dan ge?ti. Nihayet ?ehir meydan?na girdiklerinde Alec kap??onunu geriye al?p ?ehrin i?ini incelemeye ba?lad? ve ?n?ndeki manzaraya hayran kald?. Tam ?n?nde Ur’un t?m mimari ihti?am? ve hareketlili?i yay?l?yordu. ?ehir canl?ym?? gibi g?r?n?yordu. Nabz? at?yor, g?ne?te p?r?ld?yor, ger?ekten g?z kama?t?r?yordu. Alec ba?ta bunun nedenini anlayamasa da sonradan sebebin su oldu?unu fark etti. Her yerde su vard?, ?ehir kanallarla sar?lm??t?, mavi sular sabah g?ne?iyle parl?yor, ?ehirde sanki deniz varm?? gibi bir g?r?n?m olu?turuyordu. Kanallarda her amaca y?nelik ara?lar vard?, sandallar, kanolar, gezinti tekneleri ve hatta Pandesia’n?n mavi sar? bayraklar?n? ta??yan siyah sava? gemileri bile vard?. Kanallar?n etraf?nda parke ta?l? sokaklar vard?, kadim ta?lar, ?zerlerinden her g?n, her ?e?it giyimli binlerce insan?n ge?mesi nedeniyle p?r?zs?z hale gelmi?ti. Alec ??valyeleri, askerleri, sivil halk?, t?ccarlar?, k?yl?leri, dilencileri, hokkabazlar?, sat?c?lar?, ?ift?ileri ve daha bir?ok insan? g?rd?, hepsi de birbirine kar??m??t?. Bir?o?u Alec’in daha ?nce hi? g?rmedi?i renklerde giyinmi?lerdi. Bunlar?n, deniza??r?, Escalon’un uluslararas? liman? Ur’a ziyarete gelmi? ziyaret?iler olduklar? anla??l?yordu. Asl?nda parlak, yabanc? renkler ve i?aretler kanallar? dolduran gemilerde de as?l?yd? ve sanki t?m d?nya tek bir noktada toplanm?? gibi bir g?r?nt? ortaya ??k?yordu. “Escalon’u ?evreleyen tepeler ?ok y?ksek, topraklar?m?z? ele ge?irilemez hale getiren de bu” diye a??klad? Marco y?r?d?kleri s?rada. “Ur tek sahilimi, k?y?ya yana?mak isteyen b?y?k ara?lar i?in tek liman. Escalon’un ba?ka limanlar? da var fakat hi?biri bu kadar kolay ula??labilir de?il. Dolay?s?yla ?lkemizi ziyaret etmek isteyen herkes buraya gelir” diye ekledi elini bir hareketiyle t?m insanlar? ve gemileri i?aret ederek. “Bu hem iyi hem de k?t? bir ?ey” diye devam etti. “Bize kraliyetin her k??esinden ticaret ve yeni ili?kiler sa?l?yor.” “Peki, neden k?t??” diye sordu Alec, kalabal???n i?inde s?k??t?klar?nda, Marco et ?ubuklar? almak i?in dururken. “Ur’u denizden gelecek ataklara a??k hale getiriyor” diye yan?tlad? Marco. “??gal i?in do?al bir ??kartma b?lgesi.” Alec ?ehrin siluetini hayranl?kla izledi, t?m kuleleri ve y?ksek binalar?n sonsuz gibi g?r?nen s?ralar?n? dikkatle inceledi. “Peki ya kuleler?” diye sordu, bir dizi, y?ksek, kare, siperlerle kapl?, ?ehrin i?inden y?kselen, y?zleri denize d?n?k kuleye bakarken. “Bu kuleler denizi g?zlemek i?in in?a edildi” diye yan?tlad? Marco. “??gale kar??. Ger?i zay?f kral?n teslim olmas? nedeniyle pek bir i?imize de yaramad?lar.” Alec merak etmi?ti. “Ya kral teslim olmasayd??” diye sordu. “Ur denizden gelecek bir sald?r?y? savu?turabilir miydi?” Marco omuz silkti. “Ben komutan de?ilim” dedi. “Fakat ?e?itli y?ntemlerimizin oldu?unu biliyorum. Korsanlar? ve ya?mac?lar? kolayl?kla durdurabilece?imizi biliyorum. Bir donanma sald?r?s? ise farkl? bir durum. Fakat bin y?ll?k ge?mi?inde Ur hi?bir zaman d??medi; bu da bir ??kar?m yapabilmeni sa?l?yor. Y?r?meye devam ederlerken uzaktan ?an sesleri duyuldu ve yukar?da daireler ?izerek ve ciyaklayarak u?an mart?lar?n sesleriyle kar??t?. Kalabal???n aras?nda ilerledikleri s?rada Alec havadaki t?rl? ?e?it yemek kokusun ald? ve karn?n?n guruldad???n? hissetti. Bir?ok e?ya satan bir dizi sat?c?n?n ?n?nden ge?erlerken g?zleri b?y?d?. Daha ?nce hi? g?rmedi?i egzotik nesneler ve yiyecekler g?rd? ve bu kozmopolit ?ehir hayat?na hayran oldu. Burada her ?ey ?ok h?zl?yd?, herkes s?rekli acele halindeydi, insanlar o kadar h?zl? hareket ediyorlard? ki yanlar?ndan ge?en insanlara tam olarak bakamadan uzakla?m?? oluyorlard?. Bu durum ne kadar k???k bir ?ehirden gelmi? oldu?unu fark etmesine neden oldu. Alec, hayat?nda g?rd??? en b?y?k k?rm?z? renkli meyveleri satan bir sat?c?ya bakt?. Bir tane meyve almak i?in elini cebine att??? s?rada yandan omzuna vuruldu?unu hissetti. D?n?p bakt???nda, iri yap?l?, ya?l?, boyu ondan uzun, da??n?k siyah sakall? bir adam?n ka?lar? ?at?k bir ?ekilde kendisini s?zd???n? g?rd?. Adam?n Alec’e hi? a?ina gelmeyen, yabanc? bir y?z? vard? ve Alec’in bilmedi?i bir dilde k?f?r etti. Daha sonra adam Alec’i ittirdi ve onu ?a??rtacak ?ekilde s?rt?st? u?up bir tezg?ha ?arp?p yere d??mesine sebep oldu. “Buna gerek yok” dedi Marco ?ne ??k?p bir elini adam?n ?n?nde tutup onu durdurarak. Fakat normalde pasif olan Alec i?inde b?y?k bir ?fke hissetti. Bu ona ?ok yabanc? bir histi, ailesinin ?l?m?nden beri derinlerde i?in i?in yanan, bir patlama noktas?na ihtiyac? olan bir ?fke… Ayaklar?n?n ?zerine s??rad? ve ileri at?l?p, sahip oldu?un bilmedi?i bir g??le adam?n surat?na yumruk at?p, adam?n bir tezg?h?n ?zerine devrilmesini sa?lad?. Alec oldu?u yerde durup kendinden bu kadar iri bir adam? devirmi? olu?una hayret ederken, Marco da g?zleri fal ta?? gibi a??lm??, yan?nda duruyordu. Adam?n dev gibi arkada?lar? o tarafa do?ru ko?maya ba?lad???nda pazarda bir karga?a meydana geldi. O s?rada bir grup Pandesia askeri de meydan?n bir yan?ndan o tarafa do?ru ko?maya ba?lad?. Marco paniklemi? g?r?n?yordu; Alec s?k?nt?l? bir durumda olduklar?n? anlad?. “Bu taraftan!” dedi Alec’in kolunu yakalay?p sert?e ?eki?tirerek. ?ri yap?l? adam aya?a kalkarken Pandesia askerleri de yakla?m??t?. Alec ve Marco sokaklarda ko?maya ba?lad?. Alec, ?ehrin sokaklar?n? ?ok iyi bilen arkada??n? takip ediyordu. Marco k?sa yollara dal?yor, tezg?hlar aras?nda bir o yana bir bu yana gidiyor, dar sokak aralar?na keskin d?n??ler yap?yordu. Alec arkada??n?n yapt??? zikzaklar? g??l?kle takip edebiliyordu. Fakat ba??n? ?evirip omzunun ?zerinden arkaya bakt???nda, b?y?k bir grubun yakla?makta oldu?unu g?rd?. Adamlar, ikisinin kazanamayaca?? kesin olan bir d?v?? i?in geliyordu. “Buradan!” diye ba??rd? Marco. Alec Marco’nun kanal?n k?y?s?ndan a?a?? atlad???n? g?rd? ve hi? d???nmeden, suya inece?ini varsayarak arkada??n?n pe?inden atlad?. Alec bir su s??rama sesi duymay?nca ?a??rd?, onun yerine kendini dipte, k???k ta? bir ??k?nt?n?n ?zerinde buldu, buras? yukar?dan g?r?lemiyordu. Nefes nefese olan Marco, soka??n alt?nda, kayalara yerle?tirilmi?, tahta bir kap?ya d?rt kez vurdu ve bir saniye sonra kap? a??ld?. Alec ve Marco, i?eri, karanl??a ?ekilirken, kap? arkalar?ndan kapand?. Kap? kapanmadan hemen ?nce Alec, ko?arak kanal?n k?y?s?na gelip, neler oldu?unu anlamaya ?al??an fakat a?a??y? g?remeyen adamlar? g?rd?. Alec kendini, yeralt?nda, karanl?k bir kanalda buldu ve ?a?k?na d?nm?? bir ?ekilde, bileklerine kadar gelen suyun i?inde ko?tu. D?ne d?ne ilerlediler ve bir s?re sonra yeniden g?ne? ????? g?r?n?r hale geldi. Alec ?ehir sokaklar?n?n alt?nda b?y?k, ta? bir oda oldu?unu g?rd?. G?ne? ????? yukar?daki kap?lardan i?eri s?z?l?yordu. Alec etraf?n? saran, kendi ya?lar?nda, hepsinin y?z? kir pas i?inde olan ve iyi niyetli bir ?ekilde g?l?mseyen o?lanlar? g?r?nce ?a??rd?. Hepsi nefes nefese kalm??t?. Marco g?l?msedi ve arkada?lar?yla selamla?t?. “Marco” dedi arkada?lar? ona sar?l?rken. “Jun, Saro, Bagi” diye yan?tlad? Marco. Her biri tek tek ?ne ??k?p g?l?mseyerek Marco’ya sar?ld?. Bu o?lanlar?n Marco i?in bir karde? gibi olduklar? belli oluyordu. Hepsi Alec ya?lar?nda, Marco kadar uzun, geni? omuzlu, sert y?zl?yd? ve t?m hayatlar?n? sokakta m?cadele ederek ge?irmi? gibi sert g?r?n?ml?yd?ler. Bu o?lanlar kendileri i?in bir yol ?izmek zorunda kald?klar? belli olan o?lanlard?. Marco Alec’i yan?na ?ekti. “Bu da” diye duyurdu “Alec. Art?k o da bizden biri.” Bizden biri. Alec bunun kula?a ho? geldi?ini d???nd?. Bir yere ait olmak iyi hissettirmi?ti. Hepsi tek tek onunla tokala?t? ve bir tanesi, i?lerinde en uzunlar? Bagi, ba??n? sallay?p g?l?msedi. “T?m bu galeyana sebep olan sensin demek?” diye sordu g?l?mseyerek. Alec mahcup bir ifadeyle g?l?msedi. “Adam beni itti” dedi. T?m o?lanlar g?lmeye ba?lad?. “Bug?n hayat?m?z? tehlikeye atmaya de?ecek ba?ka sebepler kadar yeterli bir gerek?e” dedi Saro kibar bir ?ekilde. “Art?k b?y?k ?ehirdesin kasabal? ?ocuk” dedi Jun sert bir ifadeyle, di?erlerinin aksine g?lm?yordu. “Birimizi ?ld?rtebilirdin. Bu aptalcayd?. Burada insanlar umursamaz, seni iterler ve daha k?t? ?eyler de yapabilirler. Ba??n? ?n?nde tut ve nereye gitti?ine dikkat et. E?er biri sana ?arparsa yolunu de?i?tir, yoksa s?rt?na bir han?er yiyebilirsin. Bu defa ?ansl?yd?n. Buras? Ur. Sokakta kime denk gelece?ini asla bilemezsin ve burada insanlar seni herhangi bir sebepten b??aklayabilir, hatta hi?bir sebep olmasa da b??aklayabilir.” Yeni buldu?u arkada?lar? d?n?p ma?arams? t?nellere do?ru y?neldi?inde, Alec, onlara kat?lan Marco’ya yeti?ebilmek i?in acele etti. Hepsi de buray? avu?lar?n?n i?i gibi biliyormu? gibiydi, lo? ???kta bile bu yeralt? t?nellerinde hi? sorun ya?amadan ilerleyebiliyorlard?. Etraflar?nda damlayan sular?n sesleri yank?lan?yordu. Hepsinin burada b?y?d??? ?ok a??kt?. Alec, Soli’de b?y?m?? olmas?, bu fazla d?nyasal yeri g?rmesi ve ?ehirli delikanl?lar nedeniyle kendini ?ok yetersiz hissetti. Hepsi de a??k ?ekilde Alec’in hayal bile edemeyece?i zorluklar ve deneyimler ya?am??t?. S?k? bir ekiptiler, birlikte bir?ok kavgaya kar??t?klar? belli oluyordu ve hepsinden ?nemlisi de hayatta kalmay? ba?arabilen tiplerdi. Bir dizi pasaj? ge?tikten sonra o?lanlar dik, metal bir merdivene t?rmand?lar ve k?sa s?re sonra Alec kendini tekrar yerin ?st?nde, sokakta, Ur’un bir ba?ka k??esinde, iti? kak?? halindeki kalabal???n aras?na kar???rken buldu. D?n?p etraf?na bakt? ve merkezinde bak?r bir ?e?me bulunan, b?y?k bir ?ehir meydan? g?rd?. Buray? ??karamam??t?. Bu geni? ?ehrin mahallelerinin takibini yapmakta olduk?a zorlan?yordu. O?lanlar, al?ak, bodur, ta?tan yap?lma sahibi belirsiz bir binan?n ?n?nde durdu. Bu bina da al?ak, e?imli k?rm?z? kiremit ?at?s?yla di?er binalara benziyordu. Bagi kap?y? iki kez t?klatt? ve bir an sonra sahipsiz, pasl? kap? a??ld?. Hepsi h?zla i?eri girdi ve kap?y? arkalar?ndan kapatt?lar. Alec kendini, yaln?zca y?ksek pencerelerden gelen g?ne? ?????yla ayd?nlat?lan lo? bir odada buldu. ?eki?lerin ?rslerin ?zerinde ??kartt??? tan?d?k sesi fark edince d?n?p etraf?n? ilgiyle incelemeye ba?lad?. Bir oca??n t?slamas?n? duydu, tan?d?k buhar bulutlar?n? g?rd? ve an?nda kendini evde gibi hissetti. Bir demirci oca??nda oldu?unu anlamak i?in etrafa bakmas?na gerek kalmam??t?. ??erisi silah ?retmekle me?gul demircilerle doluydu. Kalbi heyecandan h?zlanm??t?. ?nce, uzun, belki k?rklar?nda, y?z? isten kararm?? bir adam ellerini ?nl???ne sildi ve yanlar?na geldi. Marco’nun arkada?lar?na sayg?l? bir ifadeyle bir ba? hareketi yapt? ve onlar da ayn? hareketle ona kar??l?k verdiler. “Fervil” dedi Marco. Fervil d?n?p Marco’yu g?r?nce y?z? ayd?nland?. Yan?na gelip ona sar?ld?. “Ate? Duvarlar?’na gitti?ini san?yordum” dedi. Marco s?r?tt?. “O g?nler geride kald?” dedi. “??e koyulmaya haz?r m?s?n?z ?ocuklar?” dedi Fervil. “Bu arkada? da kim?” “Benim dostum” dedi Marco. “Alec. ?yi bir demirci ve hareketimize kat?lmak i?in can at?yor.” “?yle mi?” diye sordu Fervil ??pheci bir ?ekilde. Alec’i tepeden t?rna?a sert bir ?ekilde s?zd?, ona sanki i?e yaramaz biriymi? gibi bak?yordu. “Bundan ??pheliyim” diye ekledi “g?r?n?m?ne bakarsak! Bana son derece gen? g?r?nd?. Fakat onu metal art?klar?n? toplamas? i?in kullanabiliriz. Tut ?unu,” dedi uzan?p Alec’e i?i par?a metal dolu bir kovay? uzat?rken. “Sana daha fazla ihtiyac?m olursa haber veririm.” Alec i?erlemi? bir ?ekilde k?zard?. Bu adam?n neden kendisinde bu kadar ho?lanmam?? oldu?unu anlam?yordu; belki de onu tehdit olarak g?rm??t?. Oca??n sessizle?ti?ini, di?er o?lanlar?n onlar? izledi?ini hissedebiliyordu. Bu adam bir?ok a??dan ona babas?n? hat?rlatm??t? ve bu da yaln?zca Alec’in ?fkesinin artmas?na neden olmu?tu. Ailesinin ?l?m?nden beri hala ?fkeli olan Alec, daha ?nce tolere etti?i hi?bir davran??a art?k tolerans g?stermek istemiyordu. Di?erleri arkalar?n? d?n?p giderken Alec i?i metal par?alar?yla dolu kovay? yere b?rakt? ve metaller ta? zeminde g?r?lt? bir ?ekilde ?ang?rdad?. Di?erleri donakalm?? bir ?ekilde geri d?nd?ler ve o?lanlar i?lerini b?rak?p y?zle?meyi izlerken ocak tamamen sessizli?e g?m?ld?. “D?kk?n?mdan defol git!” diye h?rlad? Fervil. Alec onu umursamad?; aksine, onun yan?ndan ge?ip en yak?n tablaya gitti ve bir uzun k?l?c? al?p, yere paralel tutarak inceledi. “Bu senin el i??ili?in mi?” diye sordu Alec. “Sen kim oluyorsun da beni sorgulayabiliyorsun?” diye ??k??t? Fervil. “?yle mi?” diye bast?rd? Marco arkada??na destek olarak. “Evet, ?yle” dedi Fervil kendini savunur ?ekilde. Alec ba??n? sallad?. “Bu berbat” dedi. D?kk?n?n i?inde bir ?a?k?nl?k ifadesi duyuldu. Fervil s?rt?n? dikle?tirip, ?fkeli bir ?ekilde ka?lar?n? ?att?. “?ocuklar siz gidebilirsiniz” diye ba??rd?. “Hepiniz. Burada yeteri kadar demircim var.” Alec geri ad?m atmad?. “Ama hi?biri de bir i?e yaramaz” diye kar??l?k verdi. Fervil k?pk?rm?z? bir ?ekilde ona d?n?p, tehditk?r bir ad?m att?. Marco aralar?na elini koydu. “Biz gidiyoruz” dedi Marco. Alec aniden k?l?c?n kabzas?n? yere dayad?, bir aya??n? kald?rd? ve tek bir tekmeyle k?l?c? ikiye b?ld?. Par?alar her yana sa??l?rken i?erideki herkes donakalm??t?. “?yi bir k?l?? bu ?ekilde k?r?l?r m?yd??” diye sordu Alec i?neleyici bir g?l?msemeyle. Fervil hayk?rd? ve Alec’e do?ru sald?r?ya ge?ti. Yakla?t??? s?rada Alec k?r?k k?l?c?n t?rt?kl? ucunu havaya kald?rd? ve Fervil’i durdurdu. Bu kap??may? g?ren di?er ?ocuklar k?l??lar?n? ?ekip Fervil’i savunmak i?in ileri at?l?rken Marco ve arkada?lar? da Alec’in etraf?nda k?l??lar?n? ?ekti. T?m o?lanlar, gergin bir a?maz i?inde, birbirlerinin y?z?ne bak?yordu. “Ne yap?yorsun?” diye sordu Marco Alec’e. “Hepimiz ayn? amac? payla??yoruz. Bu ??lg?nl?k.” “Tam da bu y?zden ellerinde ??ple sava?malar?na izin veremem” diye yan?tlad? Alec. Alec k?r?k k?l?c? yere att? ve beline uzan?p kendi uzun k?l?c?n? ??kartt?. “Bu da benim el i??ili?im” dedi y?ksek sesle. “Bunu babam?n demirci oca??nda kendim d?vd?m. G?rebilece?iniz en iyi el i??ili?i.” Alec aniden k?l?c? d?nd?r?p kesici taraf?ndan tuttu ve kabzas?n? Fervil’e uzatt?. Gergin bir sessizlik i?indeki Fervil’in b?yle bir hareket beklemedi?i anla??l?yordu. A?a?? bakt?, k?l?c?n kabzas?n? kavrad?. Alec tamamen savunmas?z kalm??t? ve Fervil bir an k?l?c? Alec’e saplamamak i?in kendini zor tutuyor gibi g?r?nd?. Fakat yerinden k?p?rdamadan, gururla ve korkusuzca durdu. Yava??a Fervil’in y?z? yumu?ad?. Alec’in kendisini tamamen savunmas?z b?rakm?? oldu?unu fark etmi?ti ve art?k ona daha bir sayg?l? bak?yordu. K?l?c? elinde tutup dikkatle inceledi. Eliyle ??yle bir tartt? ve havaya kald?r?p ????a tuttu. Sonunda, uzun bir s?reden sonra Alec’e bakt?. Etkilenmi?ti. “Senin el i??ili?in mi?” diye sordu inanmaz bir ses tonuyla. Alec ba??yla onaylad?. “Ve daha fazlas?n? da yapabilirim.” Bir ad?m ?ne att? ve Fervil’e bakt?. G?zlerinde b?y?k bir yo?unluk vard?. “Pandesial?lar? ?ld?rmek istiyorum” dedi Alec. “Ve bunu ger?ek silahlarla yapmak istiyorum.” Fervil ba??n? sallay?p g?l?mseye ba?layana kadar d?kk?n?n i?inde uzun ve a??r bir sessizlik oldu. Fervil k?l?c? indirdi ve bir elini Alec’e uzatt?, Alec de ona uzat?lan eli kavrad?. Yava??a di?er o?lanlar da k?l??lar?n? indirdiler. “San?r?m” dedi Fervil, g?l?msemesi geni?lerken “senin i?in bir yer ayarlayabiliriz.” B?L?M SEK?Z Aidan bo? orman yolunda y?r?yordu, hala her yerden hi? olmad??? kadar uzakt? ve kendini d?nyada yapayaln?z hissediyordu. E?er yan?nda Orman K?pe?i olmasayd? peri?an halde ve umutsuz olurdu; fakat elini onun k?sa beyaz t?yleri ?zerinde gezdirirken Beyaz, ?ok k?t? ?ekilde yaral? olmas?na ra?men Aidan’a g?? veriyordu. ?kisi de topall?yordu, ikisi de araban?n s?r?c?s?yle girdikleri ?iddetli kap??mada yaralanm??t? ve hava karar?rken, att?klar? her ad?m onlara ac? veriyordu. Topallayarak att??? her ad?mda Aidan, bir daha o adam? g?recek olursa kendi elleriyle onu ?ld?rmeye yemin ediyordu. Yan?ndan y?r?yen Beyaz inledi ve Aidan uzan?p k?pe?in ba??n? ok?ad?. Bu, bir k?pekten daha vah?i bir yarat?kt? ve boyu neredeyse Aidan’la ayn?yd?. Aidan hayvan?n yaln?zca yol arkada?l??? i?in de?il ayn? zamanda ger?ekten hayat?n? kurtarm?? oldu?u i?in de ona minnettard?. ??inde bir ?ey onu ?ylece b?rakmas?na izin vermedi?i i?in Beyaz’? kurtarm??t? ve hemen ard?ndan ?d?l?n? kendi can?n?n kurtulmas? olarak alm??t?. Ayn? durum tekrar ba??na gelse yine ayn? ?eyi yapard?; bu, ?ss?zl???n ortas?nda, kimsenin bilmedi?i bir yere at?lmak, a?l?k y?z?nden ?lmek anlam?na gelse bile… Yine de buna de?erdi. Beyaz yeniden inledi. Aidan onun a?l?k nedeniyle ya?ad??? s?k?nt?y? payla??yordu. “Biliyorum Beyaz” dedi Aidan. “Ben de a??m.” Aidan Beyaz’?n hala kanayan yaralar?na bakt? ve ba??n? sallad?. Kendini berbat ve ?aresiz hissediyordu. “Sana yard?m edebilmek i?in her ?eyi yapar?m” dedi Aidan. “Ke?ke nas?l yapabilece?imi de bilseydim.” Aidan uzan?p hayvan?n ba??n?n ?zerini ?pt?, k?rk? yumu?akt?. Beyaz da ba??n? Aidan’a yaslad?. Bu ?l?m yolunda iki ki?inin son kucakla?mas? gibiydi. Gittik?e karanl??a g?m?len orman?n her yan?ndan vah?i yarat?klar?n sesleri bir senfoni halinde y?kseldi. Aidan k?sa bacaklar?n?n yand???n? hissetti ve daha fazla ilerleyemeyeceklerini, orada ?l?p gideceklerini d???nmeye ba?lad?. Hala her yere g?nlerce mesafedelerdi, gece ??k?yordu ve orada k?r?lgan bir durumdalard?. Beyaz ne kadar g??l? bir yarat?k olsa da herhangi bir ?eyle sava?abilecek durumda de?ildi ve silahs?z ve yaral? durumda olan Aidan’?n da durumu pe parlak de?ildi. Saatlerdir tek bir araba ge?memi?ti ve Aidan daha g?nlerce de ge?meyebilece?inden endi?e ediyordu. Aidan babas?n d???nd?, ?lkenin bir yerindeydi ve babas? kendisini y?z?st? b?rakm?? gibi hissetti. Aidan, hi? olmazsa babas?n?n yan?nda b?y?k bir ama? i?in sava??rken veya evinde, Volis’in konforunda ?l?yor olmay? diledi. Att??? her ad?m onu ?l?me daha da yakla?t?r?yordu. Aidan o g?ne kadar ya?ad??? k?sac?k hayat?n? g?zden ge?irdi, tan?d??? ve sevdi?i herkesi d???nd?, babas?, a?abeyleri ve en ?ok da ablas? Kyra’y?… Ablas?n? merak etti, acaba o neredeydi, Escalon’u ge?ebilmi? miydi, Ur yolculu?unu sa? salim bitirebilmi? miydi? Ablas?n?n da onu bir kez olsun d???n?p d???nmedi?ini merak etti, onunla gurur duyuyor muydu? O da ablas?n?n izlerini takip etmeye, kendi y?ntemiyle babas?n?n davas?na yard?mc? olmak i?in Escalon’u ge?meye ?al???yordu. B?y?k bir sava??? olabilecek kadar ya?ay?p ya?ayamayaca??n? merak etti ve ablas?n? bir daha asla g?remeyecek olmak onu derinden ?zd?. Aidan her ad?m?yla daha da batt???n? hissetti ve yaralar? ve bitkinli?ine teslim olmaktan ba?ka yapacak bir ?ey kalmad???na karar verdi. Git gide daha da yava?l?yordu ve Beyaz’a bakt???nda onun da bacaklar?n? s?r?yerek y?r?d???n? g?rd?. K?sa s?re sonra da yere yat?p, her ne olursa olsun yolun ortas?nda ?ylece durmaya ba?layacaklard?. Bu berbat bir durumdu. Aidan kendinden ge?mek ?zereyken bir ?ey duydu?unu sand?. Durdu ve Beyaz da durup soru sorar gibi kendisine bakarken dikkatle dinledi. Aidan umutland? ve dua etti. Yoksa gaipten sesler mi duyuyordu? Derken ses tekrar duyuldu. Bu kez emindi. Tekerlek g?c?rt?s?. A?a? sesi, demir sesi; bu bir arabayd?. Aidan arkas?n? d?n?p g?zlerini k?sarak ??kmekte olan karanl??? tararken kalbi tekledi. Ba?ta hi?bir ?ey g?rememi?ti. Fakat sonradan yava??a, bir ?eyin g?r?n?r hale gelmeye ba?lad???ndan emin oldu. Bir araba. Bir?ok araba. Aidan’?n y?re?i a?z?ndayd?, g?mb?rt?y? hissedip, atlar?n sesini duyarken heyecan?n?n g??l?kle kontrol edebiliyordu. Bir kervan?n onlara do?ru yakla?t???n? g?rd?. Fakat heyecan? bir anda s?nd?; gelenler dost olmayabilirdi. Sonu?ta, her yerden bu kadar uzak bu uzun, k?ra? yoldalard?. Bu yolda kim yolculuk ediyor olabilirdi ki? Sava?abilecek durumda de?ildi ve g?stermelik bir ?ekilde h?rlayan Beyaz’?n da sava?abilecek hali yoktu. Yakla?an her kimse onlar?n insaf?na kalm??lard?. Bu korkutucu bir d???nceydi. Arabalar yakla??rken ses sa??r edici derecede y?kseldi. Aidan saklanamayaca??n? fark edip yolun ortas?nda cesur bir ?ekilde durdu. ?ans?n? denemek zorundayd?. Kervan yakla??rken Aidan m?zik duydu?unu sand? ve merak? iyice artt?. Arabalar h?zlanm??t? ve bir an i?in Aidan ?zerinden ge?ip gideceklerini d???nd?. Derken aniden t?m kervan yava?lad? ve yolu kapatm?? oldu?u i?in tam ?n?nde durdu. Etraflar?ndaki toz yere inerken, arabalardaki insanlar ona bakt?lar. Aidan, elli ki?i kadar olan gruba g?zlerini k?rp??t?rarak bakt? ve bunlar?n asker olmad?klar?n? g?r?p ?a??rd?. Sald?rgan gibi de g?r?nm?yorlard? ve bu durum Aidan’? rahatlatt?. Arabalar?n farkl? ya?larda, kad?nl? erkekli, bir?ok insanla dolu oldu?unu g?rd?. Birinde m?zisyen g?r?n?ml? insanlar vard?, ellerinde bir?ok farkl? enstr?man vard?. Bir di?eri ise jongl?r veya komedyen gibi g?r?nen insanlarla doluydu. Y?zleri parlak renklerle boyanm??t? ve parlak renkli taytlar ve tunikler giyiyorlard?. Bir ba?ka arabada da oyuncular var gibiydi. Tiyatro oyunu kost?mleri giymi? olan bu insanlar?n ellerinde par??menler vard?. Bunlar b?y?k ihtimalle prova metinleriydi. Bir arabada ise ?zerlerinde neredeyse hi? k?yafet olmayan, y?zleri a??r? makyajl? kad?nlar vard?. Aidan k?zar?p ba??n? ba?ka tarafa ?evirdi; bu tip bir ?eye bakmak i?in hen?z ?ok gen? oldu?unu biliyordu. “Hey delikanl?!” diye seslendi biri. Bu, parlak k?rm?z?, olduk?a uzun sakallar? beline kadar inen, dostane bir ?ekilde g?l?mseyen, farkl? g?r?n?ml? bir adamd?. “Bu yol sana m? ait?” diye sordu bir jestle birlikte. T?m arabalardan kahkahalar y?kseldi ve Aidan k?zard?. “Siz kimsiniz?” diye sordu Aidan afallam?? bir ?ekilde. “Bence do?ru soru, as?l sen kimsin” olmal? diye seslendi adam. Beyaz onlara h?rlarken, korkuyla ona bakt?lar. “Ayr?ca bir Orman K?pe?iyle ne i?in var? Onlar?n seni ?ld?rebilece?ini bilmiyor musun?” diye sordular korku dolu bir sesle. “Bu ?yle de?il” diye yan?tlad? Aidan. “Siz…g?steri mi yap?yorsunuz?” diye sordu, hala merakl?yd? ve orada ne arad?klar?n? ??renmek istiyordu. “Yapt???m?z i? i?in kibar bir kelime!” diye seslendi arkadan biri kahkahaya bo?ulurken. “Bizler akt?rler ve oyuncular ve jongl?rler ve kumarbazlar ve m?zisyenler ve palya?olar?z!” dedi bir ba?kas?. “Ve yalanc?lar ve hergeleler ve fahi?eleriz!” dedi bir kad?n ve hepsi yeniden kahkaha att?. Kahkahalar artarken biri bir arp?n tellerine vurdu ve Aidan k?zard?. Bunlar gibi insanlara kar??la?t??? bir an?y? hat?rlad?; o zaman daha k???kt? ve Andros’ta ya??yordu. T?m o g?steri yapan insanlar?n ba?kente ak?n edip, kral? e?lendiri?ini hat?rlad?; parlak renkli y?zlerini, d?nd?rd?kleri b??aklar?, adam yiyen k?rk?, ?ark?lar s?yleyen kad?n? ve saatler s?r?yormu? gibi hissedilen ?iirler okuyan bir ozan? hat?rlad?. Birinin neden b?yle bir hayat yolunu tercih edip, sava??? olmak istemedi?ini anlayamay?p kafas?n?n kar??t???n? hat?rlad?. Aniden bir ?eyin fark?na vard? ve g?zleri parlad?. “Andros!” diye ba??rd?. “Siz Andros’a gidiyorsunuz!” Bir adam arabalardan birinden yere inip yan?na geldi. Bu k?rkl? ya?lar?nda, ?i?kin bir karn?, t?ra?s?z, kahverengi sakal? ve ayn? da??n?kl?kta sa?lar? olan, iri bir adamd? ve y?z?nde dost canl?s? bir g?l?mseme vard?. Aidan’?n yan?na geldi ve bir kolunu babacan bir tav?rla Aidan’?n omzuna koydu. “Buralarda olmak i?in ?ok gen?sin” dedi adam. “Kayboldu?unu s?yleyebilirdim fakat senin ve k?pe?inin yaralar?n?zdan, sadece kaybolmakla kalmam?? oldu?unuzu d???n?yorum. G?r?n??e bak?l?rsa kendini bir belaya sokmu?sun ve o bela epey derinmi?. Ve tahminime g?re” dedi adam Beyaz’? endi?eli bir ?ekilde inceleyerek “bunlar, sen bu yarat??a yard?m etmek istedi?in i?in olmu?.” Aidan, ne kadar ne anlatmas? gerekti?ini bilemedi?inden sessizli?ini korurken, Beyaz, onu ?a??rtacak ?ekilde, gidip adam?n elini yalad?. “Ben kendime Motley diyorum” diye ekledi adam bir elini uzat?rken. Aidan endi?eli bir ?ekilde adama bakt?. Elini s?kmak yerine geriye bir ad?m att?. “Benim ad?m Aidan” dedi. “Siz ikiniz burada kal?p, a?l?ktan ?lmeyi bekleyebilirsiniz” diye devam etti Motley “fakat bu ?lmek i?in hi? de e?lenceli bir yol de?il. ?ahsen ben, ?nce g?zle bir yemek yemeyi isterim. Daha sonra ?lmek i?in ba?ka bir yol bulunur.” Ekiptekiler kahkahaya bo?ulurken, Motley’in eli hala havadayd? ve nazik ve ?efkatli bir ?ekilde Aidan’a bak?yordu. “?kiniz bu kadar yaral?yken bir yard?m eline ihtiyac?n?z olaca??n? d???n?yorum” diye ekledi. Aidan, babas?n?n ona ??retti?i gibi, zay?fl?k belirtisi g?stermek istemez bir ?ekilde gururlu bir bi?imde durdu. “Biz burada gayet iyiyiz” dedi Aidan. Motley ekibine yeni bir kahkaha dalgas?nda ?nc?l?k etti. “Eminim ?yledir” dedi. Aidan ??pheli bir ?ekilde adam?n eline bakt?. “Ben Andros’a gidiyorum” dedi Aidan. Motley g?l?msedi. “Biz de ?yle” dedi. “Ve ?ansl?y?z ki ?ehir sadece biz gidince dolmayacak kadar b?y?k.” Aidan teredd?t etti. “Bize bir iyilik yap?yor olacaks?n” dedi Motley. “Fazladan a??rl?k i?imize yarayabilir.” “Ve beslenmesi gereken bir ba?ka bo?az!” diye ba??rd? kalabal???n i?inden bir soytar? ve g?lmeye ba?lad?. “Pek?l?…” dedi Aidan. “E?er size bir iyilik yap?yor olacaksam…” Aidan Motley’in elini tuttu ve kendini arabaya ?ekilirken buldu. Adam Aidan’?n bekledi?inden daha kuvvetliydi. Giyimine bak?l?rsa bir saray soytar?s? olmal?yd?. S?cak ve etli elleri Aidan’?nkilerin iki kat?yd?. Motley daha sonra uzan?p Beyaz’? ald? ve araban?n arkas?na, Aidan’?n yan?na nazik?e b?rakt?. Beyaz, samanlar?n aras?nda Aidan’?n yan?na k?vr?ld?, ba?? ?ocu?un dizindeydi ve g?zleri t?kenmi?lik ve ac?dan yar? a??kt?. Aidan bu hissi ?ok iyi anl?yordu. Motley de arabaya tekrar binince s?r?c? k?rbac?n? ?aklatt? ve kervan yeniden yola koyuldu. M?zik tekrar ?almaya ba?lad???nda herkes ne?elenmi?ti. Bu ne?e verici bir ?ark?yd?, kad?nlar ve erkekler arplar?n tellerini ?ekiyor, fl?t ve zil ?al?yordu ve bir?ok insan, Aidan’? ?a??rtacak ?ekilde, hareket halindeki arabalar?n i?inde dans ediyordu. Aidan daha ?nce hi? bu kadar ne?eli bir grup insanla kar??la?mam??t?. T?m hayat?n? sava???larla dolu bir kalenin kasvet ve sessizli?i i?inde ge?irmi?ti ve b?t?n bunlara ne anlam verece?ini bilemiyordu. Biri nas?l olup da bu kadar mutlu olabilirdi? Babas? ona hep hayat?n ciddi bir ?ey oldu?unu ??retmi?ti. T?m bunlar ?nemsiz de?il miydi? T?msekli yolda ilerlerlerken Beyaz ac?yla inledi ve Aidan ba??n? vurdu. Motley yanlar?na geldi ve Aidan’? ?a??rtan bir ?ekilde k?pe?in yan?nda diz ??k?p yaralar?na ye?il bir merhem s?rerek kompres uygulad?. Yava? yava? Beyaz’?n inlemesi kesildi ve Aidan Motley’in yard?m? i?in ona minnettar oldu. “Sen kimsin?” diye sordu Aidan. “A??k?as? bir?ok isim ald?m” dedi Motley. “En iyisi ‘akt?r’ oldu. Daha sonra ‘doland?r?c?’, ‘soytar?’, ‘?aklaban’… liste uzay?p gidiyor. Bana nas?l istersen ?yle hitap edebilirsin.” “?yleyse sen bir sava??? de?ilsin” dedi Aidan hayal k?r?kl???na u?ram?? bir ?ekilde. “Sava???” diye tekrarlad? Motley, ba??n? merak i?inde sallayarak. “Bana hi? bu ?ekilde hitap edilmedi. Ben de hi?bir zaman bu ?ekilde an?lmay? istemedim.” Aidan ka?lar?n? ?att?, idrak edemiyordu. “Ben sava??? bir soydan geliyorum” dedi Aidan gururlu bir ?ekilde, ac?s?na ra?men g??s?n? gererek. “Babam muhte?em bir sava???d?r.” “?yleyse senin i?in ?zg?n?m” dedi Motley, hala g?l?yordu. Aidan’?n kafas? kar??m??t?. “?zg?n m?s?n? Neden?” “Bu bir cezad?r” diye yan?tlad? Motley. “Bir ceza m??” dedi Aidan. “Hayatta bir sava??? olmaktan daha harika bir ?ey yoktur. Tek hayalim bir sava??? olmak.” “?yle mi?” dedi Motley memnun bir ?ekilde. “O halde senin i?in iki kat ?zg?n?m. Bence ziyafet ?ekmek, g?lmek, g?zel kad?nlarla yatmak olabilecek en harika ?eyler; hatta ?lkede gezinip bir ba?kas?n?n midesine k?l?? saplamay? ummaktan ?ok daha iyi.” Aidan k?zard?, sinirlenmi?ti; daha ?nce kimsenin sava? hakk?nda bu ?ekilde konu?tu?unu duymam??t? ve al?nd?. Daha ?nce hi? kendisine bu kadar uzak biriyle tan??mam??t?. “Senin hayat?nda onurun yeri yok mu?” diye sordu Aidan kafas? kar??m?? ?ekilde. “Onur mu?” diye sordu Motley, ger?ekten ?a??rm?? gibi g?r?n?yordu. “Bu, uzun zamand?r duymad???m bir kelime ve senin gibi gen? biri i?in de fazlas?yla b?y?k.” Motley i? ge?irdi. “Onur diye bir ?eyin varl???na inanm?yorum; en az?ndan ben g?rmedim. Bir seferinde onurlu biri olmay? d???nd?m fakat bana hi?bir ?ey getirmedi. Ayr?ca, ??k???t?? kad?nlara av olan bir?ok onurlu adam g?rd?m” diye s?zlerini bitirdi ve arabadaki di?er herkes kahkaha att?. Aidan etraf?na bakt? ve t?m o dans eden, ?ark? s?yleyen ve s?rekli i?ki i?en insanlar? inceledi. Bu grupla yolculuk yapmak konusunda karma??k duygular i?ine girmi?ti. Bu insanlar kibar insanlard? fakat hi?biri bir sava??? hayat? ya?amay? d??lemiyordu, hi?biri kendini mertli?e adamam??t?. Onu ald?klar? i?in minnettar olmas? gerekti?ini biliyordu ve zaten ?yleydi de fakat onlarla yolculuk yapmak hakk?nda ne hissetmesi gerekti?ini bilemiyordu. Bunlar kesinlikle babas?n?n i? yapaca?? t?rden insanlar de?ildi. “Sizinle yolculuk yapaca??m” dedi Aidan sonunda. “Biz yol arkada?? olaca??z. Fakat kendimi sizinle silah arkada?? olarak g?remiyorum.” Motley’in g?zleri fal ta?? gibi a??ld?. ?oke olmu?tu ve en az on saniye, sanki ne diyece?ini bilemiyormu? gibi sessizce durdu. Sonunda ise a??r? derecede ?ok uzun s?ren ve etraf?nda yank?lanan bir kahkahaya bo?uldu. Aidan bu adam? anlayamam??t? ve hi?bir zaman da anlayabilece?ini sanm?yordu. “San?r?m seninle yol arkada?l??? keyifli olacak evlat” dedi sonunda Motley g?zlerindeki ya?lar? silerken. “Evet, seninle yolculuk ?ok keyifli olacak.” B?L?M DOKUZ Duncan, etraf? adamlar?yla ?evrili ba?kent Andros’un i?inde y?r?yordu. Arkas?nda, muzaffer, ?v?n? dolu binlerce askeri y?r?yor, bu ?zg?rle?tirilmi? ?ehirde y?r?rlerken z?rhlar? ?ak?rd?yordu. Gittikleri her yerde halk?n muzaffer tezah?ratlar?yla kar??lanm??lard?, kad?nlar ve erkekler, gen?ler ve ya?l?lar, hepsi ba?kente ait g?steri?li giysilerini giyiyor, ?ehrin parke ta?l? sokaklar?nda ko?uyor ve onlar?n ?zerlerine ?i?ekler ve lezzetli yiyecekler at?yorlard?. Herkes gurur i?inde Escalon bayraklar?n? sall?yordu. Duncan kendi ?lkesinin renklerinin yeniden dalgaland???n?, daha bir g?n ?nce bask? alt?nda olan fakat ?imdi son derece co?kun, son derece ?zg?r insanlar? g?r?nce kendisi de muzaffer hissetti. Bu, hayat? boyunca unutamayaca?? bir manzarayd?, o g?ne kadar yapt??? her ?eye de?en bir manzara… Sabah?n ilk ???klar? ba?kente vururken Duncan bir r?yada y?r?yormu? gibi hissetti. Bir daha asla ad?m?n? atamayaca??, en az?ndan hayattayken tekrar gelemeyece?i, gelse bile bu ?artlarda olmayaca??ndan emin oldu?u yerdeydi, Andros’ta, ba?kentte. Escalon’un incisi, binlerce y?ld?r krallar?n taht? olmu? ?ehir ?imdi onun kontrol?ndeydi. Pandesia garnizonlar? d??m??t?. Adamlar? kap?lar?, yollar? ve sokaklar? kontrol ediyordu. Bu umdu?undan fazlas?yd?. Yaln?zca birka? g?n ?nce hala Volis’teydi ve t?m Escalon hala Pandesia’n?n demir prangas? alt?ndayd?. Fakat art?k t?m kuzeybat? Escalon ?zg?rl???ne kavu?mu?tu ve ba?kenti, ?lkenin kalbi ve ruhu Pandesia’n?n h?km?nden kurtulmu?tu. Duncan bu zaferi yaln?zca h?z ve s?rprizle elde ettiklerini fark etti. Bu b?y?k bir zaferdi fakat ayn? zamanda ge?ici olma olas?l??? da olan bir zaferdi. Haber Pandesia ?mparatorlu?u’na ula?t???nda onun i?in geleceklerdi ve bu kez birka? garnizonla de?il, t?m g??leriyle sald?racaklard?. Yery?z? fillerin izdiham?yla dolabilir, g?ky?z? oklarla kapanabilir, deniz gemiler y?z?nden g?r?nmeyebilirdi. Fakat bunlar?n hi?biri yapmakta oldu?u ?eye, bir sava??? olarak kendisinden beklenene s?rt?n? d?nmesi i?in bir bahane de?ildi. ?imdilik hi? olmazsa eski hallerine d?nebilmi?lerdi ve hi? olmazsa ?imdilik ?zg?rlerdi. Duncan bir ?arpma sesi duydu ve d?n?p bakt???nda dev, Y?ce Efendi Ra, Pandesia’n?n ulu y?neticisi heykelinin onlarca vatanda? taraf?ndan halatlarla yere devrilmi? oldu?unu g?rd?. Heykel yere ?arpt???nda binlerce k???k par?aya ayr?ld? ve halk heykelin kal?nt?lar?n? tekmeleyerek sevin? g?sterileri yapt?lar. Daha fazla vatanda? ileri at?l?p Pandesia’n?n devasa mavi ve sar? bayraklar?na as?l?p, onlar? duvarlardan, binalardan ve ?an kulelerinden y?rtarak s?kt?ler. Duncan t?m bu b?y?k hayranl?k g?sterisi, ?zg?rl???n? geri kazanan bu insanlardaki gurur duygusu kar??s?nda g?l?msemesine engel olamad?; insanlar?n neler hissetti?ini ?ok iyi anlayabiliyordu. Kavos, Bramthos, Anvin, Arthfael ve Seavig’e ve t?m adamlar?na bakt?, hepsi sevin? i?indeydi, bir bayram havas?nda, tarih kitaplar?na ge?ecek o g?n?n keyfini ??kar?yorlard?. Bu hepsinin hayatlar? boyunca unutmayacaklar? bir an?yd?. Êîíåö îçíàêîìèòåëüíîãî ôðàãìåíòà. Òåêñò ïðåäîñòàâëåí ÎÎÎ «ËèòÐåñ». Ïðî÷èòàéòå ýòó êíèãó öåëèêîì, êóïèâ ïîëíóþ ëåãàëüíóþ âåðñèþ (https://www.litres.ru/pages/biblio_book/?art=43697575&lfrom=688855901) íà ËèòÐåñ. Áåçîïàñíî îïëàòèòü êíèãó ìîæíî áàíêîâñêîé êàðòîé Visa, MasterCard, Maestro, ñî ñ÷åòà ìîáèëüíîãî òåëåôîíà, ñ ïëàòåæíîãî òåðìèíàëà, â ñàëîíå ÌÒÑ èëè Ñâÿçíîé, ÷åðåç PayPal, WebMoney, ßíäåêñ.Äåíüãè, QIWI Êîøåëåê, áîíóñíûìè êàðòàìè èëè äðóãèì óäîáíûì Âàì ñïîñîáîì.
Íàø ëèòåðàòóðíûé æóðíàë Ëó÷øåå ìåñòî äëÿ ðàçìåùåíèÿ ñâîèõ ïðîèçâåäåíèé ìîëîäûìè àâòîðàìè, ïîýòàìè; äëÿ ðåàëèçàöèè ñâîèõ òâîð÷åñêèõ èäåé è äëÿ òîãî, ÷òîáû âàøè ïðîèçâåäåíèÿ ñòàëè ïîïóëÿðíûìè è ÷èòàåìûìè. Åñëè âû, íåèçâåñòíûé ñîâðåìåííûé ïîýò èëè çàèíòåðåñîâàííûé ÷èòàòåëü - Âàñ æä¸ò íàø ëèòåðàòóðíûé æóðíàë.